tag:blogger.com,1999:blog-42443542370261482562024-03-13T15:24:50.259+00:00Ellys...Geziyorum, Görüyorum, Duyuyorum Öğreniyorum..! İçimde kalacağına dışımda kalsın...Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.comBlogger25125tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-2346322624257513522021-11-07T22:01:00.002+00:002021-11-07T22:33:15.002+00:00Hayal Kurmayı Unutmuşuz...<p> Gidecek yeri özellikle şoföre söylemişizde yine yarı yolda bizi bırakmış gibi... Öyle bir kaybolmuşluk hissi. Hayal, yaşamak için insanın umut kaynağıymış meğer. Yoksulun bir tas sıcak çorbası gibi, ay sonu yatacak maaş günü gibi... Bunları yazarken kahve kupasında çorba içtiğimi farkettim. Lahana çorbası. Bu da bir umut çorbası işte bakarsınız fit oluruz ha ne dersiniz? Çok yanlış bir şekilde ama olsun hayalin yanlışımı olur değil mi? Az önce Gülayşe Kocak diye birini dinledim bir sohbette şöyle dedi ‘ mükemmeliyetin peşine düşmemek lazım, çünkü mükemmeliyet yaratıcı düşünmenin düşmanıdır’. Sanırım son zamanlarda duyduğum en doğru cümle ve hayallerimiz tam olarak burada çürümüş incir durağında iniyor. </p><p>Yetişince çocuk gibi hayal kuramıyoruz çünkü mükemmel olmaya, herkes gibi olmaya çalışıyoruz. Peki herkes olmak neydi? Kime göre neye göre mükemmel bu insanlar? Çocuklar hep yaratıcı düşünür çünkü mükemmel olma çabaları yok. </p><p>Çocukken en büyük hayalim cebimde taşıyabilecek bir televizyonumun olmasıydı. Yıl 1998-1999 yaş 6,7 falan. Her sabah o güzel uykuma kıyıp saat 6’da TV başına oturup pijamalarla çizgifilm izlerdim. Zaten 6 yaşında almışlardı televizyonu, o yaşa kadar annem her zaman ‘babanın maaşı yatsın alacağız’ derdi. O maaş 6 yılda anca yattı demek ki. Bu güzelim filmleri ne olurdu gittiğim heryere taşıyabilsem? Elimin avucumun içinde olsa. 13 yaşında bilgisayar kullanmayı öğrendim artık oradan da film izlenilebiliyor ve birde laptop diye bir şey varmış oooo artık keyfime diyecek yok. Olsun elimde değilde çantamda taşıyabilirim dedim. Ve sonunda taaa taamm adamlar hayalimi yapmış elimizde gece gündüz düşmeyen dünyayı bile avucumuzda izleyebileceğimiz cihaz yapmışlar. Akıllı telefonlar çıkmıştı.. Eee ama ben artık 6 yaşında değilim ki? Büyümüşüm! Ne olacak şimdi? Where is THE TAT TAT?</p><p>Yetişince neden hayallerim birer birer kayboldu diyordum. Meğersem gerçek olmuş ama nasıl olmuş sormak lazım. Biz hayata tutunmaya çalışırken tat vermemeye başlayınca her şey pes etmişiz... Hayalsiz bir geleceğe yüz tutmuş hayatlarda yüzmeye çalışıyoruz... Sonra yaşadığımız huzursuzluğa, bilinçsizliğe sendromlar diye adlandırıp üstünü kapatıyoruz. Ne sendromu çocuğum! Yaşama umudunun tükenme sebebi artık kuramadığın hayallerin!! </p>Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-87780702031115612072020-04-25T14:46:00.000+00:002020-04-25T14:46:17.105+00:00İçimi döküyorum müsadenizle....morg, korona ve ben<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5VdoBDGCC65s5EgS3jpmzPGBVSAQ7m2Yfrck3JrKN43a_vVTEnUPgUzYBqh4hk8dhChyphenhyphene_CzEShauyeSnJRyZPydAbxjYM5Ur_8qmij_k2S80Nf_nn-WbZ0PGa4P38m4S4Gbi23nE0TQ/s1600/DRIBE3509.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="867" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg5VdoBDGCC65s5EgS3jpmzPGBVSAQ7m2Yfrck3JrKN43a_vVTEnUPgUzYBqh4hk8dhChyphenhyphene_CzEShauyeSnJRyZPydAbxjYM5Ur_8qmij_k2S80Nf_nn-WbZ0PGa4P38m4S4Gbi23nE0TQ/s320/DRIBE3509.JPG" width="172" /></a>Yemin ediyorum bıktım artık içim dışım korona oldu yani en azından psikolojikte olsa ben o hastalığı yaşıyorum hem de bir sağlıkçı olarak. Yok yani sen kimsin be adam hay Allah'ın cezası pis yaratıkkkkkk diye bağırmak istiyorum avazım çıktığı kadar. Neyse sakinim yeniden başlıyorum... okuyanlar artık biliyordur Londra'da yaşıyorum çocukluğumdan beri ve kan bilimlerinde laborantım bir devlet hastanesinde. Zaten anziyete ve panik olan bir insanım ben, tamam her türlü mikropla uğramışlığım var ama koronanın gelmişine geçmişine sövesim var hiç mütevazi olamayacağım. Üstelik astımım var ama korona olmaktan korkmuyorum daha bir kaç hafta önce kabakulak oldum zaten virüslerden nefret ediyorum. Hayat düzenimin içine etmesinden korkuyordum ki başıma geldi... Ben Fas'a geçen ay doğum günümde gitmiştim dönüşte durmaksızın bir öksürük vardı ve Londra'da acil servisler semptom varsa hastaneye gelmeyin evde izole olun diyor bende en az 3 hafta evde ailece babam annem kardeşim dahil izole olduk efendim. Düşünün test olmadan izole olmak ne demek bilmiyorum. 3 hafta sonra hastaneye çalışmaya gittim ve morga işçi arıyorlar yardım edecek olan var mi dediler. Bunun üzerine üzüldüm ve yardıma inmek istedim hatırlatayım hayatımda hiç kadavra görmemiş insanım. Daha sonra zaten görmedim ama morgun nasıl bir yer olduğunu aynen filmlerdeki gibi buz dolapları olduğuna sahitlik ettim. Çalıştığım hastanede sadece 7-8 dolap var fakat koronadan dolayı hergun en az 15-20 kişi getiriyorlarmış diye yakınlardaki bir mezarlıkta seyyar morg yapmışlar maalesef. Tabii ki çok üzüldüm... Laboratuvarda morga inip yardım etmek istesemde calışan bir kadınla anlaşamadık daha doğrusu morg kurallarını bilmediğimiz için bir arkadaşımızın "bir tane görebilir miyiz" demesiyle saygısız damgası yiyip çıkmış bulunduk. Kızcağızın bir sucu yoktu aslında amacımız bünyemizin kaldırıp kaldıramamasıydı ama morg kuralları gereği 'bir tane' diye hitap edilmesi yasaklanmış. Sonuç olarak onlarda haklı yanı vefat etmiş bir insan halen insandır... <br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhra7kh-HVIt2OxTXQ3FEpO7AAC11iSWu91caYxiIIDhFbGJNcy07OjmicjijXemmkism4ZwBniTnnSFtNia5NR50GuRjav69d_I8ujv2m9_65inGTh0vwAZFZ6qfwaXNCeAGldVRXrnc/s1600/IMG_E2470.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjhra7kh-HVIt2OxTXQ3FEpO7AAC11iSWu91caYxiIIDhFbGJNcy07OjmicjijXemmkism4ZwBniTnnSFtNia5NR50GuRjav69d_I8ujv2m9_65inGTh0vwAZFZ6qfwaXNCeAGldVRXrnc/s320/IMG_E2470.JPG" width="240" /></a>Neyse konumuz bu değildi konumuz benim hastanede çalıştığım süre boyunca ailemden ayrı bir yere devlet tarafından yerleştirilmiş olmam. Ki bunu ben seve seve gönüllü istedim zaten sonuç olarak üç hafta karantinada kalmış şimdi göğsümü gere gere işime dönüyordum... hastane yakınında bir otel odasına yerleştirildim. Kardeşim bana valizimi eşyalarımı hazırlamış annem ve babamda gelip otel kapısına bıraktılar yalnız bir çift terlik istemiştim ikisi de sağ ayagım için olan yanlış bir çift yollamışlar sağolsunlar. <br />
Ben böyle süslenip püslenip ohhh be dünya daha varmış yine öğrenci yıllarındaki gibi kalıyorum yiyorum içiyorum saçlarımı düzleştirip Maryl Monroe havasıyla makyajımı yapıp işe gidiyorum diyordum...<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhESm-oyKnTV2A8ADH6zUbSHUwbnXFn7rwkxP6_wc6YLzFOJ_aBUrXeZ8pJ-UiUnF53bj9_hV8xW3Wsr40EINmYTQEwimaL01JfxNzxUFntaFX8_V02svUFFaymCQbv2nhSSOra3SlydFU/s1600/IMG_2395.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1334" data-original-width="750" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhESm-oyKnTV2A8ADH6zUbSHUwbnXFn7rwkxP6_wc6YLzFOJ_aBUrXeZ8pJ-UiUnF53bj9_hV8xW3Wsr40EINmYTQEwimaL01JfxNzxUFntaFX8_V02svUFFaymCQbv2nhSSOra3SlydFU/s320/IMG_2395.JPG" width="178" /></a>Taa ki iki gun öncesine kadar bir nefesizlik bir ateş çıkması ve affedersiniz midem bozuldu... Geldimi yine benim anziyete yeniden, offf Allah'ım ben sana ne yaptım ya tamam belki en sevdiğin kulun değilim arada bir içiyorum bazen isyan ediyorum ama kimsenin hakkını yememişimdir... çocukken öldürdüğüm karıncalar içinde kusura bakma ne olur eşşekler gibi pişmanım cocukluktuuuu o ya!! yok hiç bir dua ise yaramadı ben titriyorum tır tır tırrr tek başıma gecenin bir yarısı odamda. Aşağı resepsiyona insem ona buna bulaştırır mıyım acaba bende varmıdır diye diye bir hal oldum. Bir ateş düşürücü ağrı kesici alıp uyudum, sabah nefesimde sanki düzeldi ama bir şeyler var gibi... yanı panikte de bunlar oluyor zaten panik mi yoksa koronamııı bu ne ne bu bilmiyorum. Astım ilacını alıp fısfıs ağzıma sıkıp maskemi tertemiz takıp hastaneye gittim. Calışan olduğumuz için işçi sağlık sistemini aradım bir güzel de onlardan azar yedim otele geri gönderildim... Eee ne olacak şimdi? Test ne oldu? Yine mi 2-3 hafta işsiz izole olacağım zaten maaşımı sebepsizce 50% kesmişler... Sabancı'nın torunu muyum? Where is the adalet arkadaş? Hem hayatımı riske atıp işe gidiyorum hem maaşım kesilmiş hem odana git ne halin varsa gör diyorlar. Bak şimdi annem babam kardeşimde yok ben tek bu odada ne yapacağım?? Tabii ki yazacam yazmak rahatlatıyor, ha bu arada tiktok indirdim oryantal dansı çok seviyorum belki biraz her şeyin üzerine göbek atarım. Neyse ki bu sabah telefon ettiler araban varsa drive-thru test yapmaya gel dediler, yoksa da bekleyeceksin Pazartesi belkiii belki biri odana gelip örnek alacak dediler... peki o süreye kadar ben ne yiyip içicem odamda ne halim varsa göreceğim sanırım. Su an turp gibiyim maşallah hiç bir şeyim yok benceee ama işte ne olacağını bilmiyoruz... <br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhch6MTC3RM6Vt37sBHkYA_rd21Z5Y0eQjMGluAjbO5pnmnOEjPJwj6krzLkXEKIAamPkra7VHvfaFvMoHFaJBh-FYSkAr4c3E7UF_ARyaTUoMHcFObPJFhTpEFm7sUaCryJuipQVB2JyY/s1600/IMG_E2462.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhch6MTC3RM6Vt37sBHkYA_rd21Z5Y0eQjMGluAjbO5pnmnOEjPJwj6krzLkXEKIAamPkra7VHvfaFvMoHFaJBh-FYSkAr4c3E7UF_ARyaTUoMHcFObPJFhTpEFm7sUaCryJuipQVB2JyY/s320/IMG_E2462.JPG" width="240" /></a>Dün umutsuz bir şekilde otele dönünce resepsiyon hastaneden bir paket geldi diyerek kapıyı çaldı.. sağolsunlar covid yüzünden ailesinden uzakta yaşayan sağlık çalışanlarına bir çanta yapmışlar içinde kadın bakım ürünleri, kremler, sabunlar, ve bir iki tane noodle var birde sıcak bir çorap. Meğer şu hayatta en çok İsteğimiz düşünülmekmiş... minik bir çantanın beni nasıl mutlu ettiğini anlatamam. Aşağıya odamın hallerini şuanki yaşamımı bırakıyorum... bu arada yalan etmeye gerek yok bir yandan mutluyum yani en azından aileme mikrop bulaştırmamak için buradayım... herkes bu kadar şanslı olamıyor ama ben buraya çalışmakkkk için geldim ya inşallah bir şeyim yoktur ya. Fakat psikolojim ne durumda bilmiyorum çalıştığım süre boyunca hastanede maskeli hemşire ve doktorların oksijene bağlı hastalarını taşıdığını görmek ve bir çok kez cesetlerin kapalı şekilde morga götürülmesi vs görmek içimi burkuyor. Fakat ATLATACAĞIZ güzel dünyamın şaşkın insanları bunlarda geçecek neler geçmedi ki şu kısacık hayatımızın içinden... bende malum bazen böyle ümitsizliğe kapılabiliyorum... ah neyse kalkıp biraz göbek atıp yine uçak biletlerine bakıp hayal kuralım... Sağlıcakla kalın...<br />
<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuuXe0SPu09UeJb_tQxzoOGN2EdF-mdLj0uMY9eQVsvotwdnltjZqLpyKlzWmFK3Of__ZuRPz1z89S15uavT1h-AySEQCb-h5oniGGLtoEladOc8uZc8gsAYVLv_5UMNSiYWLN1l7B9mg/s1600/IMG_2473.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiuuXe0SPu09UeJb_tQxzoOGN2EdF-mdLj0uMY9eQVsvotwdnltjZqLpyKlzWmFK3Of__ZuRPz1z89S15uavT1h-AySEQCb-h5oniGGLtoEladOc8uZc8gsAYVLv_5UMNSiYWLN1l7B9mg/s320/IMG_2473.JPG" width="240" /></a><br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBgMBtdIgxZoBVra6REpvRH2aU5LodHOXs8nJDHtIL4etgEmQnsWgug0fskEgx8xI3jwuMIYFpzFnWiW4spSo-bT0ch9f7g5XkC00bNRS9Yd1zWEr1I0oZy3F_X5TwqYs8xVy1-C1ED8c/s1600/TCLY2734.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1334" data-original-width="750" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhBgMBtdIgxZoBVra6REpvRH2aU5LodHOXs8nJDHtIL4etgEmQnsWgug0fskEgx8xI3jwuMIYFpzFnWiW4spSo-bT0ch9f7g5XkC00bNRS9Yd1zWEr1I0oZy3F_X5TwqYs8xVy1-C1ED8c/s320/TCLY2734.JPG" width="177" /></a><br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIQnqOBwIJZkmxbLXGmGMMwLXilaLR6Vg35JFLFey_hmrwOGBLm-fKCxT8bovYsEJ1pfhm5s04JAOmGLdChj0U3bjMlVeZQbkR9Re_0esQYegzP2jpSz8sSLoy4fEyOW8oBoSzFjEVa_4/s1600/IMG_E2469.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiIQnqOBwIJZkmxbLXGmGMMwLXilaLR6Vg35JFLFey_hmrwOGBLm-fKCxT8bovYsEJ1pfhm5s04JAOmGLdChj0U3bjMlVeZQbkR9Re_0esQYegzP2jpSz8sSLoy4fEyOW8oBoSzFjEVa_4/s200/IMG_E2469.JPG" width="150" /></a></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com11tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-70213224419762498002020-01-20T23:12:00.000+00:002020-01-20T23:19:25.288+00:00Gunu Birlik Venedik!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxtvuvlIei-lGHFJfmb6d4mbydaMwFy526CTn2UgBoIwhRv5n1O1nyZ488q-dxeHBtGbgN53zbzIiHujbi62GgpvNGOH9ilP6wesJ6Vi9lFgQNeHp_PfXjflbppcF7smmojZpWNMa1FOs/s1600/5698857A-30C6-44F2-9403-7959A2455348.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgxtvuvlIei-lGHFJfmb6d4mbydaMwFy526CTn2UgBoIwhRv5n1O1nyZ488q-dxeHBtGbgN53zbzIiHujbi62GgpvNGOH9ilP6wesJ6Vi9lFgQNeHp_PfXjflbppcF7smmojZpWNMa1FOs/s320/5698857A-30C6-44F2-9403-7959A2455348.jpeg" style="cursor: move;" width="240" /></a></div>
Ve ve Venedik'e gunu birlik gittim ama giderken kazdigim kuyuya kendim dustum diyebilirim. Hani ben kim gizli Venedik'e gitmek kim. Sessiz sakin Londra'dan Manchester'a bir is gorusmesine gidip gelecektim, hani evden cikmisken birde Venedik'e giderim dedim :) tam gidecektim ki bir de ne olsun efendim sanssizlik degil mi, kendi pasaportum yerine annemin pasaportunu yanlislikla almisim. Gecenin bir yarisi kaldim mi Londra merkezin ortasinda. Sonra sagolsun kardesim kostur kostur pasaportumu getirdi hem is gorusmesine Londra disina gittim ve sonra Venedik/Italya'ya gunu birlik gidip geldim.<br />
<br />
Ucaktan indikten sonra otobus ile gittim daha uygun oluyor ve 30 dakika icinde merkezdesiniz. Gider gitmez zaten araba falan goremezsiniz butun sokaklar yuruyen insanlar ve kucuk gondollarla dolu. Her taraf ama her taraf su! Bir balik burcu olarak tabii ki asik oldum. Sunuda soylemeden gecmeyeyim gunu birlik bile gitseniz avrupa ulkelerinde genelde cok para harciyorsunuz en azindan ben oyleyim. Bu yuzden gitmisken en az 2-3 gun kalmak daha mantikli oluyor.<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLWhwWSKrOddR_73BaAh2LgJS2oxn2D5lZjfE9IkODdyvU4V63Y-oEUbW0I9usX5gK9S-BhB5lXzUd-A5i_VVoGcJaRaReitz3oO4sR24bDcMlxK2fGwFn6SSWh2_9XKKEty2BxzwbKic/s1600/49FAF90B-1204-4E1A-9D33-813686EB3D23.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="150" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjLWhwWSKrOddR_73BaAh2LgJS2oxn2D5lZjfE9IkODdyvU4V63Y-oEUbW0I9usX5gK9S-BhB5lXzUd-A5i_VVoGcJaRaReitz3oO4sR24bDcMlxK2fGwFn6SSWh2_9XKKEty2BxzwbKic/s200/49FAF90B-1204-4E1A-9D33-813686EB3D23.jpeg" width="200" /></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgr7w0tCTV6SBcg50YQ-kF3YdiHv9EILjZxRyzzQ81pUKpb2xhTTIVdIxjK4zLhx25ccmiYElQnUkxy1dh8aaXi2kzt_I6Hv4ZnT2PiXQHGdA-JIQUQCMea_npyQi22kLX2D66nsA7eFJU/s1600/7BB8CFBF-BBA2-4681-B294-14304579B7C2.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgr7w0tCTV6SBcg50YQ-kF3YdiHv9EILjZxRyzzQ81pUKpb2xhTTIVdIxjK4zLhx25ccmiYElQnUkxy1dh8aaXi2kzt_I6Hv4ZnT2PiXQHGdA-JIQUQCMea_npyQi22kLX2D66nsA7eFJU/s320/7BB8CFBF-BBA2-4681-B294-14304579B7C2.jpeg" width="179" /></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1bcsQMuwERAesndrwMQ6f6wd_lWVbFJVFAH-QeHLDvxyLYf9b3FDUboeSjS6RXGNyN3tgQ7Nih7Kbo6ENQfAWo-vcaWSatm3R-BKTBB0yrdYrJ_N-SrHdPT8g9qp59kx3lek9xZxCxDs/s1600/11E33CC8-B1B9-46ED-BDB5-7CC6E56A2293.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1bcsQMuwERAesndrwMQ6f6wd_lWVbFJVFAH-QeHLDvxyLYf9b3FDUboeSjS6RXGNyN3tgQ7Nih7Kbo6ENQfAWo-vcaWSatm3R-BKTBB0yrdYrJ_N-SrHdPT8g9qp59kx3lek9xZxCxDs/s320/11E33CC8-B1B9-46ED-BDB5-7CC6E56A2293.jpeg" width="179" /></a>Yalniz ben hayatimda ilk defa bir espressoya 9 euro verdim ustelik sicak bile degildi! Resmen ic kanamasi gecirdim gozlerim yasardi beynim dondu sirtimdan bicaklandim gibi bir sey oldu oysaki tek amacim telefonumu sarj etmekti. Ustune yetmemis gibi simokin giyen garson amcalar gelip sade kahve alamazsin yaninda tatlida almak zorundasin dediler ustune birde 9 euro minicik bir tiramisuya verdim. Benim bu kahvekolik hallerim birgun basima boyle bela olacagi belliydi zaten.<br />
<br />
Ben 4 bucuk saatlik vapur turu aldim, vapur ile sizi San Marco limanindan aliyorlar ve tam 4 bucuk saat icinde 3 ayri adaya goturuyorlar Burano, Torcello, Murano adalarini gezdirdiler 20 euro tutuyor. Bu turun icinde birde meshur cam yapma gosterisini izliyorsunuz. Murano adasi bunun icin meshur sanirim her turlu cam esya bulabilirsiniz.<br />
<br />
Benim icinde en cok sevdigim Burano adasi oldu. Burano adasi dantelleriyle meshur, hemen hemen heryerde minik dukkanlarda dantel gorebilirsiniz. Burano adasinda iner inmez Italya'ya meshur Bira Moretti alip 2 dakika icinde kafaya diktim pis bir ayyas gibi! Ustune birde suan hatirlamadigim mis gibi hayaller kurdum. Oyle guzel hayaller kurdum ki sanirim hayallerim Venedik'e gitmemden daha cok heyecan verdi. Keske ama keskeeeee Burano adasinda 1 hafta kalabilseydim. O kadar renkli bir ada okadar rengarenk bir yer gormedim ben daha once. Pembe, sari, mavi evleri ve minik gondollari ne bileyim iste herseyi cok tatliydi. Adanin bir ucundan digerine en fazla 15-20 dakikada bile yuruyebilirsiniz. Tam kafa dinlemelik bir yer ev onlerinde camasir seren komsular sokakta kendi basina dolasan kediler sakin insanlar sessiz ama renkli bir ada.<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIWFXUa-omsudO0ijV5P9NNrSu6ha3E7vQNJnMAniCBE4LRMFho8Uv6BzfP9ALTARjppncFJAlSGdSKPs5rkJ1bhA7Ag9Vsd8bI-OPV7uMbieS-A1yMmbEE2ZV576VJSYfTuWY6xTlmaI/s1600/24529F17-648B-4B0E-AACF-F2449A7299F7.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="838" data-original-width="737" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjIWFXUa-omsudO0ijV5P9NNrSu6ha3E7vQNJnMAniCBE4LRMFho8Uv6BzfP9ALTARjppncFJAlSGdSKPs5rkJ1bhA7Ag9Vsd8bI-OPV7uMbieS-A1yMmbEE2ZV576VJSYfTuWY6xTlmaI/s200/24529F17-648B-4B0E-AACF-F2449A7299F7.jpeg" width="175" /></a>Torcello adasi biraz daha tarihi ve sessizdi diyebilirim. Cok begendigimi soyleyemem daha dogrusu bu adayi gezmeye vaktim olmadi tur sizi her adada 50 dakika birakiyor. Malum muzeler kiliseler oyle 50 dakika icinde gezilmiyor zaten buraya gelene kadar yoruldugumdan bu adada sadece oturup dinlendim :)<br />
<br />
Gunu birlik gittiginiz gezilere bile bir kazak/tshirt ve ayreten pantolon ve ic camasiri goturmenizi oneririm. Sonuc olarak basiniza ne gelecegini hava durumunun heran degisebilecegini dusunmuyoruz ya da ucak iptali vs olabilir. Riske atmamak lazim :) mesela ben aksam hava serinleyince dondugum icin ayreten kazak almak zorunda kaldim.<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh03YcC8mGd2MdVr33atI5tIQVicuPThiA6Uy-E3pqlocWgIn3-qQHCL1nLga27lQlyZR5ICC4AmAv01YxNh6Nuszn2Ktl-R5KxM2orO7pNWSp0lI72DTL6s4YZHqD_3pz1a50Vgx2bG0I/s1600/1EF5446C-6358-4749-8293-3DA22998B9FA.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh03YcC8mGd2MdVr33atI5tIQVicuPThiA6Uy-E3pqlocWgIn3-qQHCL1nLga27lQlyZR5ICC4AmAv01YxNh6Nuszn2Ktl-R5KxM2orO7pNWSp0lI72DTL6s4YZHqD_3pz1a50Vgx2bG0I/s200/1EF5446C-6358-4749-8293-3DA22998B9FA.jpeg" width="150" /></a>Tur donusu harika bir yerde tam olarak neresiydi bilmiyorum ama cok ama cok guzel deniz urunleri spagettisini yedim 500ml sarapta yanina aldim. Bu arada herhangi bir markette kutu sutler gibi kutu saraplarda satiyorlar cok ama cok uygun fiyatlara. 3x250ml kartonlarda sarap 2 bucuk euro falan. yani 1 sise kadar ediyor ve 2 bucuk euroya alabiliyorsunuz. Umarim birgun yolunuz duser. Bir daha gitme gibi bir planim var :) umarim cok daha detayli bilgiler verebilirim. Asagiya bombik tombik citir pitir fotolar birakiyorum. Ekrana tukurmeden bakiniz emi :)<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjArk9royhV0mn3golGE4iwBa9ICl-h25DcKTCvTrJDHoIBBo0kXl05BtsA-BObXIqZohXf7KpIXOBY-EM3oG5U2B-pXLKOoXcLTovoJYZiWWmgeNy7OE8iULqIDC9BPEA9oO6zm8wFfGg/s1600/38E117C8-84EA-4004-831C-96B61A99199A.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjArk9royhV0mn3golGE4iwBa9ICl-h25DcKTCvTrJDHoIBBo0kXl05BtsA-BObXIqZohXf7KpIXOBY-EM3oG5U2B-pXLKOoXcLTovoJYZiWWmgeNy7OE8iULqIDC9BPEA9oO6zm8wFfGg/s400/38E117C8-84EA-4004-831C-96B61A99199A.jpeg" width="300" /></a></div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZJ-WFspMESxLYTJMkHLIvEJY62ODuUGBA60wwHLxbtlqD2mAEqcm1Ng72caECXUU-oG_o8M_WfW4WSvY3_6nK4VSUmQmXDhyUAHKUjGh9tj3S7xLfwFMrqgjXqOlylII93jpWxo3f6w0/s1600/2A0B7CD5-C06A-4CB5-A5F7-C32925D8B06A.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZJ-WFspMESxLYTJMkHLIvEJY62ODuUGBA60wwHLxbtlqD2mAEqcm1Ng72caECXUU-oG_o8M_WfW4WSvY3_6nK4VSUmQmXDhyUAHKUjGh9tj3S7xLfwFMrqgjXqOlylII93jpWxo3f6w0/s400/2A0B7CD5-C06A-4CB5-A5F7-C32925D8B06A.jpeg" width="300" /></a><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfa409ly6-HvOrldbAv6JvxBoG4-GYuT_mJiT-F8lbcDs7DI0JbSTWyxx2RLHQdOx7DY2wU9nYE96YdIoVT8rWntfxFKzZdnBPcJWEuVSdsRqJHHjUBns3hNMW9YozouQVpFNnn4rnIk0/s1600/65F2B2AD-FFE2-4FE5-96E2-3F9C895887B3.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjfa409ly6-HvOrldbAv6JvxBoG4-GYuT_mJiT-F8lbcDs7DI0JbSTWyxx2RLHQdOx7DY2wU9nYE96YdIoVT8rWntfxFKzZdnBPcJWEuVSdsRqJHHjUBns3hNMW9YozouQVpFNnn4rnIk0/s400/65F2B2AD-FFE2-4FE5-96E2-3F9C895887B3.jpeg" width="300" /></a></div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7hmS-Mql_rPeryT59-1i6HmKNCtlfRLPpGJaqjs-hLtV4YUoNpny-g1uKDtVRv6KozSz7nvHUhOlzaPb8PYHlFsAybnv2bFQppywcfayRrCKY-4CADNv83T3V1MqpwE9-fHjVVuF2tfw/s1600/341A4571-6D86-4450-AB00-22DFE633D0C8.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh7hmS-Mql_rPeryT59-1i6HmKNCtlfRLPpGJaqjs-hLtV4YUoNpny-g1uKDtVRv6KozSz7nvHUhOlzaPb8PYHlFsAybnv2bFQppywcfayRrCKY-4CADNv83T3V1MqpwE9-fHjVVuF2tfw/s400/341A4571-6D86-4450-AB00-22DFE633D0C8.jpeg" width="300" /></a><br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi31Y4Ts9K7WpWIfCgh4wTMfIJ9ranbf9m-0F3egZrRJOAU2w3cX0DCXeW6btrEH_4RHPwheTiTERhfL2sU16S6XtK4nmK5tk-sULWBpDvqiCnWINHU8uyt17Jnn6lkdU_GhOecWmNZ4AM/s1600/B5EFA23D-E0D1-4FCE-9994-EDAFCBF089B0.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi31Y4Ts9K7WpWIfCgh4wTMfIJ9ranbf9m-0F3egZrRJOAU2w3cX0DCXeW6btrEH_4RHPwheTiTERhfL2sU16S6XtK4nmK5tk-sULWBpDvqiCnWINHU8uyt17Jnn6lkdU_GhOecWmNZ4AM/s400/B5EFA23D-E0D1-4FCE-9994-EDAFCBF089B0.jpeg" width="300" /></a></div>
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhj32YUjNZCNwJzWufa0B1X1idXU4Ig67OTMS3C72WKNvsOWCDFFU7lqgRcrfn-8SLOReya9I8dNfOZjypw-pJKPBjQrMn8m3EMP-NttDa2cCdESr2Sd9mxRtj0xxmIz2GFjTVJyd5XHlw/s1600/A697AD98-021A-4EA8-9FEA-662E9B73128B.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1487" data-original-width="1006" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhj32YUjNZCNwJzWufa0B1X1idXU4Ig67OTMS3C72WKNvsOWCDFFU7lqgRcrfn-8SLOReya9I8dNfOZjypw-pJKPBjQrMn8m3EMP-NttDa2cCdESr2Sd9mxRtj0xxmIz2GFjTVJyd5XHlw/s400/A697AD98-021A-4EA8-9FEA-662E9B73128B.jpeg" width="270" /></a><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZra8fITdqzWYzrOKUCtVUK4eM7CvqEyJJFl5ODwJ9FscmP9LbaiquGn6KTIqVEsHXuVacZ2gFG5WV2lmyHH_74B7uTdQQw_Vp54AyjY67vtyL46GvDgKHBHr-QfebK8r1k3cjjukuU9g/s1600/C896ACC1-EEC4-4D66-99F7-7487DC3EF147.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="400" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZra8fITdqzWYzrOKUCtVUK4eM7CvqEyJJFl5ODwJ9FscmP9LbaiquGn6KTIqVEsHXuVacZ2gFG5WV2lmyHH_74B7uTdQQw_Vp54AyjY67vtyL46GvDgKHBHr-QfebK8r1k3cjjukuU9g/s400/C896ACC1-EEC4-4D66-99F7-7487DC3EF147.jpeg" width="300" /></a></div>
<br />Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com27tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-91947124691142327252019-08-13T14:26:00.002+00:002019-08-13T14:29:40.923+00:00Verona / Italya - Asklar Sehri<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhkOaWY-bJwV33WKzB6fj5EZrx9W8paAxpedQkbgcmbd9BVc92CEkQpTPjuf1TMgj9iHgtyeAf_lerIlDVA6U1YPlOBlfYoaNvSNRcEaEEshwoVnhOHxWL1crbS7MeRgAeuzHe1uU43pZQ/s1600/IMG_2758.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhkOaWY-bJwV33WKzB6fj5EZrx9W8paAxpedQkbgcmbd9BVc92CEkQpTPjuf1TMgj9iHgtyeAf_lerIlDVA6U1YPlOBlfYoaNvSNRcEaEEshwoVnhOHxWL1crbS7MeRgAeuzHe1uU43pZQ/s320/IMG_2758.JPG" width="320" /></a>Ah efendim uzun aradan sonra yine ben yine ben. Bu sefer bir yere gitmeyecegim kicimin ustune oturup herkes gibi klasik para biriktirmeye calisacam diyorum ama olmuyor sadece demekle kaliyorum. Bankama uc bes kurus girince kendimi havayollari sirketlerinde, bilet sayfalarinda buluyorum. Yolculuk etmek gercekten hastalik gibi bir sey oldu o heyecani o dusuncesi cantami alip cikmasi buyuk haz veriyor bana.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVMUPnxjvMHVOFB1tYNkBDZtm6nK6vFAp77Ym7jgUMn-OSBTVGomime8PuC3jsYZAwoEtSw29ukMu767OmKay3n9dD40i9L0P73-xqM6L14R2Alza2w3x7qDIVgHLZN7TBnxViAwyFlyI/s1600/IMG_2726.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="212" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVMUPnxjvMHVOFB1tYNkBDZtm6nK6vFAp77Ym7jgUMn-OSBTVGomime8PuC3jsYZAwoEtSw29ukMu767OmKay3n9dD40i9L0P73-xqM6L14R2Alza2w3x7qDIVgHLZN7TBnxViAwyFlyI/s320/IMG_2726.JPG" style="cursor: move;" width="320" /></a></div>
Bu sefer annemle babamla ciktim yola. ''Yerinde dur nereye kadar boyle gezeceksin'' diyen babama yolculugun nasil bir duygu oldugunu gostermek istedim. Kendisiyle bir cok kez yolculuk etsemde ilk defa ayni ucakta uctuk diyebilirim. Kendisinin yukseklik korkusu oldugunuda boylece ogrenmis oldum ah babam ya :) neyse iste boylece insanlar ancak yasadigini yasadiklarinda icindeki duyguyu anlarlar diyerek annem ve babamin 28. evlilik yildonumlerinde surpriz bilet alip Verona'ya asklar sehrine goturdum. Bilen bilir hepi topu 2 gunluk yolculuk yapiyorum ben genelde.<br />
<br />
<u>Yolculuk, yol masraflari, sokaklar</u><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6xDivLCOPfvhN1uhIk8rba5LnPtQ7eELIYwxYVPTxHR6poDZDIXvRCUo-JAXdYdA2T45WJXDn_Hj5raWT03PEyryYPbLn-YPjxyJxlws_fvLTAFeuZvOnkxt43_sWv3Ioba3yRYaq4s8/s1600/IMG_2723.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg6xDivLCOPfvhN1uhIk8rba5LnPtQ7eELIYwxYVPTxHR6poDZDIXvRCUo-JAXdYdA2T45WJXDn_Hj5raWT03PEyryYPbLn-YPjxyJxlws_fvLTAFeuZvOnkxt43_sWv3Ioba3yRYaq4s8/s320/IMG_2723.JPG" width="320" /></a>Londra'dan Verona'ya ucak yolculugu tam 2 saat suruyor. Biz uygun bilet bulduk kisi basi gidis gelis 40 sterlindi fakat sehrin kendisini pahali bulduk. Iner inmez havalimandan sehir merkezine otobusler var. 6 Euroya aldiginiz bileti sehir icinde 75 dakika icerisinde istediginiz kadar kulanabiliyorsunuz. Tam 20 dakikada Verona Porta Nouva istasyonuna indik daha sonra 1 otobusle tuttugumuz apartmana gittik. iner inmez asik olunacak bir sehir bence cunku aynen cocukken dinledigimiz hikaye kitaplarinin icinde yuruyor gibisiniz. Her sokak her mahalle her adim attiginiz yer tarih kokuyor minik minik sokaklari yuruyen insanlar motorsikletler bisikletler eski duvarlari ve her balkonda cicekler bitkiler var. Apartmanlarin altinda bulunan minik kafeler ickili restaurantlar saraplar peynirler, biralar ah kalbim kaldi orada sanirim.<br />
<br />
<u>Yemekleri, restaurantlar, cafeler</u><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVinQ67vNkgvf_it_R0Bu90MUE0EgM5963rz1cCduCSwRgug51YJ6J6LTL_mp6b0DRZdwmcthBlGxuwZO4MczPrbr2oLGjMIicC3L70ShOFLO1od4K0Jc4atu2V_uhtgIUZ1hGQPpUBVs/s1600/IMG_2620.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhVinQ67vNkgvf_it_R0Bu90MUE0EgM5963rz1cCduCSwRgug51YJ6J6LTL_mp6b0DRZdwmcthBlGxuwZO4MczPrbr2oLGjMIicC3L70ShOFLO1od4K0Jc4atu2V_uhtgIUZ1hGQPpUBVs/s320/IMG_2620.JPG" width="213" /></a>Unutmadan soyleyeyim meydanlarda genelde musluklar bulunuyor ve suyu iciliyor gayet temiz. o yuzden sise suya para vermenizi tavsiye etmem. Annem sagligi icin sut urunleri, gluten vs yemedigi icin bende sekersiz 21 gun challenge yaptigim icin cok kisitli bir diyetle Italya'da gezdik. Heryerde gelato dondurmalari, pizza ve makarna cesitleri satilirken biz girdigimiz her yerde sebze tavuk vs siparis veriyorduk cok sagolsunlar girdigimiz her yerde calisanlar cok yardimci oldu birde beden dillerini cok fazla kullaniyorlar bu kotu bir sey degil ama bazen yanlis anlasilabiliyor :) ciddiler mi sakami yapiyorlar anlamakta zorlandim. Bu arada ben girdigim her yerde denedigim biralarini begendim cunku iyi kafa buldum hemde babamla. Restaurantlarin cogunda at ve essek etide satiliyor hatta en guzel spagettinin essek etinden yapildigini iddia ediyorlar. Tabii ki essek eti yemedim :) ama pizza yedim. ortalama bir tabak yemek 16-20 euro arasi degisiyor, bazi ufak cafeler sokak arasi restaurantlar 8-10 euro arasinda pizza yapiyor. Bruschetta dedikleri yani tost ekmeginin uzerine sarimsak, zeytinyagi, tuz ve domates karisimindan yapilan kendilerine has baslangic mezelerini pek begendigimi soyleyemem sonuc olarak Turk mutfaginda buyuyen biri olarak ekmek uzeri domates dilimi biraz basit geldi onun yerine bir menemen yemek daha cazip gelirdi galiba. Ama pizzalarinin hakkini veriyorlar yalan edemem. Yillardir bir kahvekolik olarak maalasef bahsettikleri kadar kahvelerinide hic iyi bulmadim. Zaten bir cok kez minicik bardaklarda sade amerikano getirdiler, latte istedigimizde cappucino verdiler sanirim birazda iletisimde zorluk cektik. Her calisan ingilizce anliyordu fakat anlatamiyordu.<br />
<br />
Ben hergun ez az 20,000 adim atarak teker teker butun sokaklarini tarihi mekanlarini gezmeye calistim. Sirtimdan terler akip ayagimda derman kalmayana kadar dolastim. 2 gunu doya doya yasadim. Bir sehiri en iyi ogrenmenin yolu adim atarak sokak sokak gezebilmektir o gittiginiz ortamin buyusune anca boyle varabilirsiniz. Sanirim ozel taksilerim VIP servislerim olsa bile adim adim gezmeyi tercih ederdim. Yani yok ta olsaydi diyorum :)<br />
<br />
<b><u> Verona Gezi Listesi</u></b><br />
<b><u><br /></u></b>
Not: bunu bir sonraki blogda teker teker paylasacagim...<br />
takipte kalmaniz dilegiyle... ASAGIYA BIR KAC FOTOGRAF BIRAKIYORUM. SEVGIYLE KALIN ARKIDISLIRIMMMMMM!<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5ymaausrP68rbZ5AJz7vgL9LPSI7r9mZgKOotOTs4H916eP_bVVp8Lblzjuc9DYQCJdfFMX242dGYGdMJqs33FhXigkE4F91mhM5haA0OWrnSnKk_-G4Xnik0e_6M4RQIi91G1hU59-E/s1600/IMG_2650.JPG" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1067" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh5ymaausrP68rbZ5AJz7vgL9LPSI7r9mZgKOotOTs4H916eP_bVVp8Lblzjuc9DYQCJdfFMX242dGYGdMJqs33FhXigkE4F91mhM5haA0OWrnSnKk_-G4Xnik0e_6M4RQIi91G1hU59-E/s320/IMG_2650.JPG" width="213" /></a><br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFjwkbDMnJxC8RKj14CM7DJFPtjkGYSHy57Pj0bu-uxEf2Lxy2Tybv8ivZU8ZCj_qZLgohgGblnP8a87ljjFLGz6e2nG3T-jNN5KC8yLAyCB2BYjKeO9Bdec2C2405ebEeeWbLD1Qv-vY/s1600/IMG_2679.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="265" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiFjwkbDMnJxC8RKj14CM7DJFPtjkGYSHy57Pj0bu-uxEf2Lxy2Tybv8ivZU8ZCj_qZLgohgGblnP8a87ljjFLGz6e2nG3T-jNN5KC8yLAyCB2BYjKeO9Bdec2C2405ebEeeWbLD1Qv-vY/s400/IMG_2679.JPG" width="400" /></a><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhkljY2s9Gt9f_5HjX_8aNvfFZR_0ZvjGG2Jk2-QYIlFuq90Wr7BfKnGhUt_XJbj3SdGfayZjviS5vaiySXJvySCI6Vm8VIYlUJ88mzu95zAdZyFRVvfQPNgHI_BlV7ttmNZbpiA2U_-J0/s1600/IMG_2713.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1067" data-original-width="1600" height="426" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhkljY2s9Gt9f_5HjX_8aNvfFZR_0ZvjGG2Jk2-QYIlFuq90Wr7BfKnGhUt_XJbj3SdGfayZjviS5vaiySXJvySCI6Vm8VIYlUJ88mzu95zAdZyFRVvfQPNgHI_BlV7ttmNZbpiA2U_-J0/s640/IMG_2713.JPG" width="640" /></a></div>
<br />Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-52304756960044485812019-04-19T00:08:00.003+00:002019-04-19T00:08:55.038+00:00Bir Hayal Kurup Kalkacaktim Aslinda...Gezmeye iki yil once basladim. Her ay Ingiltere icinde bir sehir ya da avrupa icinde bir ulke gormeye calisiyorum simdilik. Henuz en buyuk hayalim olan Japonya ve Hindistan'i gormeye gidemedim. ''Gezmek icin cok gec kalmissin senin yasindakiler evli cocuklu, her seyin bir yasi var'' diyorlar. Her seyin bir yasi degil her seyin onceden bize dayatilmis bir baskisi vardir aslinda. Alti ustu 27 yasindayim bir sakin olun biyolijik yasin ne onemi var ki? Ben henuz 7 yasinda gibi hissediyorum kendimi. Her sey hislerle alakali bir sey degil miydi zaten? Sen yeter ki hisset! Mesela suan 20 yil once kurdugum hayallerimi ve hissettigim o hayati yasiyorum. Bilerek mi yasiyorum? tabii ki hayir, Her sey bilinc altiniza yerlestirmenizle gerçekleşiyor. <div>
<br /></div>
<div>
Cocukken evimizin bahcesinde ucaklara bakar el sallar acaba icindekiler o metal parcanin icinde ne hissediyor diye hayallere dalardim, hatta o kadar yuksekten bile yukarida bizi izlediklerini dusunurdum. Annem ''Elif el salla ucak geciyor el salla hadi hadi Elif hadi bak yukariya el salla, neye inanirsan o olur birgun bizde bineriz'' demisti. Elimi alnima koyup gunesten gozlerimi koruyarak ucaklara el sallardim, inandim sadece inandim ve suan oluyor. O metal parcasi dedigim arac beni dunyanin bir ucundan digerine goturuyor. Hayalimde dunyayi gezmek vardi her zaman, halen var. Fakat ozamanlar benim icin dunya, cografya derslerinde gordugumuz o yesil mavi haritadan baska bir sey degildi... 20 yil gecti ve ben suan dunyayi asil dunya olarak gormeye basliyorum;<div>
<div>
<br /></div>
<div>
- Mesela insanlarin her ulkede farkli kulturlere sahil olduklarini</div>
<div>
- Her kulturun farkli geleneklere inandiklarini</div>
<div>
- Her ulkenin farkli dini ve inanclari oldugunu</div>
<div>
- Catalla bicakla her yerde yemek yenilmedigini, gerekirse elinle gerekirse iki cubuk parçasıyla yenildigini</div>
<div>
- Insanligin bir cok yerde var olup bir cok yerde kayboldugunu</div>
<div>
- Cocuklarin bir cok yerde cocuk kalabilirken, bir cok yerde dogarken bile yetiskin dogduklarini</div>
<div>
- Gunes bir yerlerde batarken bir yerlerde dogdugunu</div>
<div>
- Attigin her adimin izlendigini</div>
<div>
- Ureten bir gecmisten gelirken sadece tuketen bir gelecege gittigimizi</div>
<div>
- Bir yerlerde birileri gulerken bir yerde agladigini</div>
<div>
- Eden bulur dedigimiz seyi karma diye adlandirdiklarini</div>
<div>
- Her cografyada dugunlerin farkli sekillerde yapildigini</div>
<div>
- Insanlar vefat ettiginde her zaman topraga gomulmedigini, yakildiktan sonra kullerini nehire birakarakta dunyadan yolcu edildigini</div>
<div>
- Bazi inanclarda hayvansal urunlerin yenilmedigini, bazi geleneklerde ise akla gelmeyecek seylerin yenildigini ogrendim</div>
<div>
- Bir cok yerde tokalasarak sarilarak dokunarak sevgi gosterilirken bazi yerlerde sadece bakisip geciserek sevginin gosterildigini gordum.</div>
<div>
- Insanlarin yasadiklari topluma gore gorus acilari hayata bakislari ve yasamlarinin bicimlendigini</div>
<div>
- Bircok ulkede dusunce ozgurlugunuzun kisitlandigi, fikirleriniz icin yargilanabildiginizi</div>
<div>
- Hakkin ve haksizligin beraber salincaga bindigi bir dunyayi goruyorum. </div>
<div>
<div>
- Gordukce daha cok cahil oldugumu, daha cok ogrenmem gerektigini, ogrendikce ogretebilecegimi, ogrettikce yetistirebilecegimi ogrendim...</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ben sadece bir hayal kurup kalkacaktim aslinda. Bir bahcede ucaklara baktim ve el salladim sonra bir baktim nerelere gelmisiz ve nerelere gidecegiz kim bilir... DUSUNCE GUCUNUZU KISITLAMAYIN! HIC OLMAYACAK SEYLER DUSUNUN... BEN SUAN GOKYUZUNE SALINCAK KURDUM MESELA SALLANA SALLANA DURUYORUM. TABII KI HAYALIMDE :)</div>
</div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Hayat dolu kalin...</div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com9tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-85166355876217654512019-03-24T19:59:00.000+00:002019-03-24T19:59:55.011+00:00Ukrayna'da Fiyatlar
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;"> En son Ukrayna' ya gitmiştim. Size oranın fiyatlarından
bahsedeceğim arkadaşlarım. Ülke Avrupa ve Rusya’ya yakın olmasına rağmen geliri
çok düşük ve en fakir ülkeler arasında olarak biliniyor. Rusça ve Ukraynaca
konuşuyorlar. İngilizce dilleri çok iyi değil ama çat pat anlıyorlar. Neyse
yaşadıklarımı daha detaylı bir şekilde bir sonraki blog yazımda paylaşacağım.
Ülkenin fiyatları yurtdışından gelenlere göre çok uygun. Ben Londra’da sterlin
ile gittim şimdi harcadıklarım arasında aklıma gelenlerin fiyat listelerini
size sıralayacağım. Lütfen okurken para birimine dikkat ediniz emi sonra görmedim
duymadım bilmedim demek yok ) </span></span><span lang="TR" style="font-family: Wingdings; font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-char-type: symbol; mso-hansi-font-family: Calibri; mso-hansi-theme-font: minor-latin; mso-symbol-font-family: Wingdings;"><span style="mso-char-type: symbol; mso-symbol-font-family: Wingdings;">J</span></span><span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;"> malum
bazılarını İngiliz sterlini (GBP) ile diğerlerini Ukrayna grivnası (UHA) ile
ödedim. Eğer gidecek olursanız bunları kendi para birimine göre karşılaştırmayı
unutmayınız.<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<u style="text-underline: thick;"><span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Fiyat listesi (1
GBP = 35 UHA)<o:p></o:p></span></span></u></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Londra – Ukrayna (Ryanair havayolları) gidiş geliş uçak
bileti toplamı<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>= 35 GBP<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Ukrayna 2 gece hafta sonu konaklama (Fire İnn stüdyo
odası) = 1440 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Kahve fiyatları (Aroma Kava kafelerinde) = 32 -35 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Kruvasan = 35 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Ana yemekler = 180 – 300 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Sokakta sıcak şarap = 40 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Opera Bileti (Mozart müzik için girmiştik) = 150 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Sigara paketi (içmememe rağmen bakmıştım) ortalama = 35 –
40 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Korsanların içkisi diye bilinen bir bardak rom = 80 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">1 şişe şarap (marketten) = 180 – 300 UHA<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Gece eğlencesi (kulüp dans yeri gibi bir yerdi) <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">kadınlara = 200 UHA adamlara = 400 UHA </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"></span> </div>
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Bunları sterlin veya Türk lirası olarak değerlendirince
çok çok uygun bu yüzden Kiev’ in genelinde Türk ve yabancı turistlerle
karşılaşmak çok mümkün. Bu arada çok daha uygun evler kiralayabilirsiniz ben
yalnız müstakil evlerde kalmaktan korktuğum için güvenliği veya resepsiyon
çalışanı olan bir hostel ya da hotelde kalmayı tercih ettiğim için stüdyo
odasını kiraladım. Ben kaldığım yerden memnun kaldım üstelik misafirlerimi bile
ağırladım. Girdiğimiz kulüp eğlence yerinin biraz cinsiyet ayrımı olarak kadından
ve adamlardan ayrı giriş fiyatı almalarını hoş bulmadım şahsen neyse ki çok
eğlendik daha detaylısını daha sonra anlatacağım. Daha fazla bilgi için aklıma
geldiği kadarıyla yardımcı olmaya çalışırım malum erken unutanlardanım bu
yüzden yazmayı seviyorum. Bana instagram adresinden ulaşabilirsiniz
@ellysjourney_<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>okuduğunuz için
teşekkürler canlarım bir sonraki blog yazımda görüşmek dileğiyle... bol bol
gezin emi!<o:p></o:p></span></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 14pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><o:p><span style="font-family: Calibri;"> </span></o:p></span></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-91362597911520713052019-01-10T16:31:00.000+00:002019-01-10T16:31:26.583+00:00Pesime milleti taktim Norvec'e goturdum :)<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg85ziiqiF7vRlJhAfM6eAoMbdHYVy0xamfiKFvPDQF8x71F3FtKQNZnilN1IPNyrtwkmQB4avDHQarfR47mouLZCpWlN7bNiOQwnBr3Nkdfe6q9Xyll8_WBRgWKATP_Vahpwocsp7DUgs/s1600/D0C41FBF-4DCE-4651-8541-EA09AD40026F.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1583" data-original-width="1600" height="315" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg85ziiqiF7vRlJhAfM6eAoMbdHYVy0xamfiKFvPDQF8x71F3FtKQNZnilN1IPNyrtwkmQB4avDHQarfR47mouLZCpWlN7bNiOQwnBr3Nkdfe6q9Xyll8_WBRgWKATP_Vahpwocsp7DUgs/s320/D0C41FBF-4DCE-4651-8541-EA09AD40026F.jpeg" width="320" /></a></div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzSY6ho1NbXSaDReGCQU3d8wT_NmCWr5XewdF5P5a9wT8p3B46N1TyEcFYpAcEL9-zZzgdyQTb4sHymqcT6aPRS9dSpOVvacveUS3n4qlMHRKqsqQAE0J3ENyO0bLKZYSzo_IVuysOAsA/s1600/49C0F41B-CBDB-401C-ACA7-7F5CDF9209F0.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"></a><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjzSY6ho1NbXSaDReGCQU3d8wT_NmCWr5XewdF5P5a9wT8p3B46N1TyEcFYpAcEL9-zZzgdyQTb4sHymqcT6aPRS9dSpOVvacveUS3n4qlMHRKqsqQAE0J3ENyO0bLKZYSzo_IVuysOAsA/s320/49C0F41B-CBDB-401C-ACA7-7F5CDF9209F0.jpeg" width="240" /><br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZouUkPL4eh7FDEGVIFzVr3N0W47AsTRgMF5denftpyFjZ2hK4E7UC8WWRe7oy4Zecgx4xDwxzo2mfZoCMbGvfACK5yJiCOjCQBMzr-AmMvAqrjAiyVUm-R2at0HxxtNs9xy9AKbRXxJg/s1600/CF7E61EE-4D9A-4ED1-8BD5-3557807697C9.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZouUkPL4eh7FDEGVIFzVr3N0W47AsTRgMF5denftpyFjZ2hK4E7UC8WWRe7oy4Zecgx4xDwxzo2mfZoCMbGvfACK5yJiCOjCQBMzr-AmMvAqrjAiyVUm-R2at0HxxtNs9xy9AKbRXxJg/s200/CF7E61EE-4D9A-4ED1-8BD5-3557807697C9.jpeg" width="150" /></a>Yes tam olarak oyle yaptim. Daha 3 aydir calistigim isyerinde hergun baslarinin etini yiyip ''millet ucuz bilet var yurtdisina'' dememle beraber onlarida gaza getirdim sonunda. Laboratuvarda calistigim ekibe Norvec'e ucuz bilet buldum dedim bir sabah. Butun calisanlar yine Elif harikalar diyarinda deseler bile iclerinde bir Hindistanli arkadas bir elinde kan siseleriyle goz ucundan bana bakarak hadi gidelim ozaman dedi. Her zaman inandigim bir sey var oda her toplumda en sacma fikirle gelseniz bile her zaman size inanan birileri elbet cikar bu yuzden soylemek istedigim seyleri icimde tutmamayi tercih ediyorum. Bir kac gun sonra Cuma aksami is cikisi toplam 5 kisi olarak biletleri kisi basi £48 sterline Londra'dan Norvec'e haftasonu icin aldik. Airbnb'den kisi basina £61 sterline ise ev tuttuk. En guzel airbnb deneyimlerimden biri oldu. Bu arada is yerinde Afrikali bir kiz bileti ''ucuza bulduk diye bizimle gelmedi. Neymis efendim ucuz ucak sirketleri kalitesiz diye hayatini riske atamazmis''. Sanki pahali ucaklar hic dusmuyor. G.tumuzle gulduk saka gibi resmen. Herkes zengo sanirim bir biz fak fakiriz anam. Neyse iste biz gece Oslo havalimanina vardik fakat hic bir sekilde Uber araci bulamadik. Havaliman icinde taksi sirketi var 5 kisi taksiyle gidersek otobusle merkeze inmemiz ile hemen hemen ayni fiyat ediyor diye dusunduk ve kisi basi havalimandan merkeze taksi icin £20 sterlin verip donusumuzu ise £17 sterlin vererek otobus ile yaptik. Merkezden Oslo havalimanina otobusler geciyor sanirim her yarim saatte bir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdvkIQ0utTcWr31IqS3PZaOHlSba9MhaXefWZjMnvr7O70B25aaXCyS0JTNJ0fYChI5jY5NUPvXno3DLeIo7X8kwqzhZhbeJCRB3subrc9kCJYaOWiHjFf43T_Y1M9rZ80TKHhF5PgSoo/s1600/A3BB6AFF-53BA-4FAA-B088-A68835588C49.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdvkIQ0utTcWr31IqS3PZaOHlSba9MhaXefWZjMnvr7O70B25aaXCyS0JTNJ0fYChI5jY5NUPvXno3DLeIo7X8kwqzhZhbeJCRB3subrc9kCJYaOWiHjFf43T_Y1M9rZ80TKHhF5PgSoo/s320/A3BB6AFF-53BA-4FAA-B088-A68835588C49.jpeg" width="180" /></a></div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheMsC6sq-nR0T7KSpc_gaFXgXlqZQVbdW4n_uN4w94i7n0kY05_J6JxyqoV-9MyPUpfURe_axSDRRNbYAGUuXePdB56R2oyEg4gUPQLBBVjlVmMqfBMN8wyh2L87WRh-WN0tOvU57eDXY/s1600/D559A559-F428-4DD1-B9BA-0B406976DC09.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj1HGmkQdasK2nYpshQF7EtJzYv7tzy4pGjILGudt4aGT4V92MyOfpbvTLBqsv2-ax0Mal9Z2RgmNq6cJZS7clJBeBDykmApmyJA7pzpd10JD9b0VW-A6SHC4kwRuyP-SH2HzQKqMENl1o/s1600/46B47E38-4E8E-4E11-A07D-BC7CAD1A3685.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbNs0df8zce8XT_ZCN1Tju-duXNUo6mxxdip4SBSx1ZiHtcOi0F-Can2j7VTs2gJoMoh75T5Oika853XvLV4OZdkKg8vKXvO6wquc7T6uUfLZty6BocU47W4IG6GjsuT9jDYDNsJM6F68/s1600/FFD24B0D-617E-4E8A-AD34-584E55C387E6.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjbNs0df8zce8XT_ZCN1Tju-duXNUo6mxxdip4SBSx1ZiHtcOi0F-Can2j7VTs2gJoMoh75T5Oika853XvLV4OZdkKg8vKXvO6wquc7T6uUfLZty6BocU47W4IG6GjsuT9jDYDNsJM6F68/s320/FFD24B0D-617E-4E8A-AD34-584E55C387E6.jpeg" width="240" /></a><img border="0" data-original-height="1024" data-original-width="768" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj1HGmkQdasK2nYpshQF7EtJzYv7tzy4pGjILGudt4aGT4V92MyOfpbvTLBqsv2-ax0Mal9Z2RgmNq6cJZS7clJBeBDykmApmyJA7pzpd10JD9b0VW-A6SHC4kwRuyP-SH2HzQKqMENl1o/s320/46B47E38-4E8E-4E11-A07D-BC7CAD1A3685.jpeg" width="240" /><img alt="" border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEheMsC6sq-nR0T7KSpc_gaFXgXlqZQVbdW4n_uN4w94i7n0kY05_J6JxyqoV-9MyPUpfURe_axSDRRNbYAGUuXePdB56R2oyEg4gUPQLBBVjlVmMqfBMN8wyh2L87WRh-WN0tOvU57eDXY/s320/D559A559-F428-4DD1-B9BA-0B406976DC09.jpeg" title="airbnb" width="180" /><br />
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ev iki yatak odali bir binaydi ama ici tam iskandinavyan tarzi dosenilmisti. bu arada ulkenin kendisi cok pahali biz sterlin ile gitmemize ragmen afedersiniz koydu yani 4 sterlin bir redbulla 4 sterlin ise bir kahveye vermek ne demek!! tabii ki kahvesiz kalamam bobregimi satar yine alirim. Yanimdaki 4 arkadaslarin biri Hindistanli, biri Italyan biri Polonyali ve biri bilmedigim bir Afrika ulkesindendi. Londra'da hava ata ata laboratuvarda calisiyorken orada hepimiz fak fakir kaldigimiz icin Londra'dan onceden kahvaltilik yulaf cantamiza koymustuk. sabah kahvaltisini yulaf ve kahveyle yaptik. Hayatimda ilk defa bir ulkeye cantamda yiyecekle gittigime inanamiyorum. neyse biz ilk aksam guzel bir ictik soguk demeden evin balkonunun sefasinida cikardik. Bu arada ilk defa Ciroc denen ickiyi tattim. Bir yandanda kendi kendime 'civitma kizim kendine gel sakin b.kunu cikarma sonuc olarak is arkadaslari bunlar Pazartesi yine yuzyuze bakacağız'. Neyse ki cilkini cikartmadan gunu kapattik. Bu 4u cift olduklarindan beni sap gibi oturma odasindaki yataga attilar. Hicte bile bence cok guzel sap olarak gezmek prensesler gibi misil misil uyudum.<br />
<br />
Cumartesi sabahi hadi pesime takilin buralarin anasini aglatirim Norveç benden sorulur diyerek bilmedigim bir ulkede bunlara tur rehberligi yaptim. Sehir ici otobus turu aldik (hop-on and hop-off bus) bunada kisi basi £35 sterlin verdik yani 350 Norvec krunasi ediyordu. 24 saatlik bilet olmasi bizim yararimiza oldu cunku gitmek istedigimiz butun duraklara goturdu bizi ve ingilizce gezdigimiz mekanlarin tarihini bir kulaklik takarak dinledik otobus icinde. Gezdigimiz yerler:<br />
- National Opera house<br />
- heykellerin oldugu meshur Vigeland Sculpture Park ( kis aylari genelde kapali)<br />
- Royal Palace<br />
- Royal Park<br />
- Karl Johan Gate<br />
- Farmers Market<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNnJqkuhiElyPTdX0AYRWxX9krNCmCOAn8z_UZvZ3EbWskkETvIUBMOuvpl1VeiLQv9MCLqX7TDcRSkWNK7eDvH7b9kF_p0mtfZ-Qwzbm5DRZ-sXrjFd6X5tnHpFj1HWB7gaQ_RLMqcgs/s1600/9F7FE7D5-E5E2-42D6-9B3A-14F43907AF8D.jpeg" imageanchor="1" style="clear: right; float: right; margin-bottom: 1em; margin-left: 1em;"></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAuaQSCGCtZ8_Fk_NEhyNW7-oW1spS9QmYahUFsq7uGCwEd9luhHemHoy2ghuVWGYzDxhMIwDMvKXDTfiMGplPxYBdWwLMKq4jngm2i14s7qB76kIzYV8TzDUTDt-2NgSN2cRtNbpx9RU/s1600/C477C56C-BC4E-442F-B4C1-780AAF2062C2.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjAuaQSCGCtZ8_Fk_NEhyNW7-oW1spS9QmYahUFsq7uGCwEd9luhHemHoy2ghuVWGYzDxhMIwDMvKXDTfiMGplPxYBdWwLMKq4jngm2i14s7qB76kIzYV8TzDUTDt-2NgSN2cRtNbpx9RU/s320/C477C56C-BC4E-442F-B4C1-780AAF2062C2.jpeg" width="320" /></a><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1280" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiNnJqkuhiElyPTdX0AYRWxX9krNCmCOAn8z_UZvZ3EbWskkETvIUBMOuvpl1VeiLQv9MCLqX7TDcRSkWNK7eDvH7b9kF_p0mtfZ-Qwzbm5DRZ-sXrjFd6X5tnHpFj1HWB7gaQ_RLMqcgs/s320/9F7FE7D5-E5E2-42D6-9B3A-14F43907AF8D.jpeg" width="256" /></div>
National Opera House dedikleri yerin uzerine cikabiliyorsunuz ve manzarasi harika. Benim gittigim ulkelerde aldigim magnet koleksiyonum oldugundan burdada magnet aldim bir bana birde instagramdan bir takipcime fakat onunkini yollayim derken postada kayboldu :( Farmers Market dedikleri ciftcilerin kendi el yapimi yiyecekleri sattigi bir pazara tesaduf denk geldik zencefilli bal ve suruplu dondurma denedim. bazen migdeme girenlerden beynimin haberi olmuyor ama ne yapayim yemek demek ask demek. Neyse iste bana kalsa daha gezebilecek enerjiye sahiptim hatta Oslo Vinterparka da gitmek istiyordum orda kayak yapip telefirige binebiliyorsunuz biraz Uludaga benziyor fotograflarda ama malum arkadaslar yoruldugu icin gidemedik. Bu arada taaaaa Londra'dan Oslo'ya gidip sadece kebap yedik dusunebiliyor musunuz :). Disardan aldik evde yedik tabii ki.</div>
<div>
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpAY3eHCCaA-A_gd-PsSPbjmwcfXhAhDfJ2MbMg8M1awn8yV047b1JFbBB3-bVbFFCzHaKqvRX_gsBGcrMOIcHD-Zy2zdkrHqPuxGVgW78oS3MNDnnL_4ZzG4JL7GUE4w-QCa8LWHOvvM/s1600/1E59F277-41E7-4259-98D0-A0870C086F17.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1144" data-original-width="1389" height="263" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhpAY3eHCCaA-A_gd-PsSPbjmwcfXhAhDfJ2MbMg8M1awn8yV047b1JFbBB3-bVbFFCzHaKqvRX_gsBGcrMOIcHD-Zy2zdkrHqPuxGVgW78oS3MNDnnL_4ZzG4JL7GUE4w-QCa8LWHOvvM/s320/1E59F277-41E7-4259-98D0-A0870C086F17.jpeg" width="320" /></a>Saka bir yana sanirim biz sehir merkezinde oldugumuz icin hersey bize pahaliydi birgun insallah tuvalet pecetesi yerine nakit para kullanirizda zengoluktan geberdigim zaman bende o ulkeye bir daha giderim :) Bu arada soylemeden edemeyecegim k.clarinin dondugu bir ulkenin insanlari bukadarmi guler yuzlu olur genel olarak Norvec, Isvec ve Finlandiya gibi ulkeler en cok mutlu insanlarin yasadigi ulkeler diyorlar zaten. Bakmayin sitem ettigime resmen ulkeye ASIK OLDUM...<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdIk0BupeGqSdtIrdfADG8bVH4cFB1MYAB0tQi_go2yHwa4_zHQ3jDMaa70qHNVRJk98Ntt-Rj5GAkcOKvLZIX65YEiSSEB0bsC9aRQ5dSpSA07JKvwIeW1FQCHdUAiBerxlfEiYQpLLc/s1600/EA65B613-1697-41BC-8616-161DE93DBDAB.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="177" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdIk0BupeGqSdtIrdfADG8bVH4cFB1MYAB0tQi_go2yHwa4_zHQ3jDMaa70qHNVRJk98Ntt-Rj5GAkcOKvLZIX65YEiSSEB0bsC9aRQ5dSpSA07JKvwIeW1FQCHdUAiBerxlfEiYQpLLc/s320/EA65B613-1697-41BC-8616-161DE93DBDAB.jpeg" width="320" /></a>Cok cok mutlu oldugunuz hayallerde kaybolup birgun gerceklestirebilmeniz dilegiyle. cocukken aklima gelmeyen yerleri suan ziyaret edebildigim icin azbucuk saskinim ama mutluyum. 2 gunlugunede olsa degdi degiyor ve degecek. yasiniz gecmeden imkanlariniz varken henuz para aklinizi ve ruhunuzu bozmamisken GEZIN GORUN KESFEDIN emi. Size kalan deneyimleriniz oluyor...<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiO9b_RhDM0ocSJa_OI7UnEMlrc_LD__kPfOtxZFZtzV-ISg_CEQC2RKmGXDHDObnFPZqwhBZ8rWjjGbszoH9cqi9B1cDUwBtgPP-HhXF24xO7XBMJWdAZhZzVivI4_QgbFSsWhHksJ1wQ/s1600/99CACEE6-B3AB-4440-8660-E9532AA159DF.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="768" data-original-width="1024" height="480" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiO9b_RhDM0ocSJa_OI7UnEMlrc_LD__kPfOtxZFZtzV-ISg_CEQC2RKmGXDHDObnFPZqwhBZ8rWjjGbszoH9cqi9B1cDUwBtgPP-HhXF24xO7XBMJWdAZhZzVivI4_QgbFSsWhHksJ1wQ/s640/99CACEE6-B3AB-4440-8660-E9532AA159DF.jpeg" width="640" /></a></div>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-28161617910130923172018-12-01T18:57:00.002+00:002018-12-01T18:57:59.174+00:00Polonya’ya Hos Gittim<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZck3hbaWd5afExJrwE17cjeSJzMnX-Fu1p6eWSKQMHLMQZuDJWkMnV2FZVnrWIKsFpF51BbpPDgDDp3zzyuftLa2mRs10mMzui4lPa4sa1hMKzOlookh6B19e8V4TZKkiVDdoI7WFxhI/s1600/IMG_0075.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiZck3hbaWd5afExJrwE17cjeSJzMnX-Fu1p6eWSKQMHLMQZuDJWkMnV2FZVnrWIKsFpF51BbpPDgDDp3zzyuftLa2mRs10mMzui4lPa4sa1hMKzOlookh6B19e8V4TZKkiVDdoI7WFxhI/s320/IMG_0075.JPG" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;">Yine bir haftasonu kaçışı yaptım. Cuma iş çıkışı koştur koştur çıkıp uçağa yetiştim. Londra’dan çıkıp Polonya’nın Wroclaw şehrine yol aldım. ismini bile telafüz edemediğim şehirde ne işim vardı bilmiyorum. Ucuz bilet vardı kaçıramazdım, avrupa turunu elimden geldiğince haftasonları yapmaya çalışıyorum. Dolu dolu bir haftasonuydu. Gitmeden once www.couchsurfing.com dan orda yaşayan yerli bir Türk arkadaşla tanıştım baya yardımı dokundu. Onun tavsiyesi üzerine havalimandan hostele uber ile gittim. Bu arada fiyatlar Londra’ya göre çok uygun. 26,27 polish zloty falan tuttu yani 6,7 sterlin falan ediyor. Tek sorun tam merkezde gecenin 2 sinde Cuma akşamı herkes kerkütük sarhoş dımçık dımçık eğleniyor kusuyor sokaklar maf olmuş bir şekilde ve ben taksici kadının beni bıraktığı yerden hostelimi bulmaya çalışıyorum şarjım bitmiş bir şekilde. En son çaresiz sarhoşların ortasında ne yapacağımı bilmeden ağlamak istedim :) genclik başımda duman ne işim var burda ulan diye bağıracaktım ki kebab ve döner dükkanlarını gördüm. Nasil ferahladım anlatamam canım yurdum insanı artık başıma bir şey gelirse “kayboldum abi yardım edin” diyecektim ki yerimi buldum. Diger sabah uyanıp<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;"> arkadaşım tavsiyesi üzerine “cocofilli” diye bir kafede kahvaltı edip kahvemi yudumladım.</span></span><br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfWN1eXpSOmwWQdQkoxmQm4qq8cdUoP2TEXrevIAslpStZKqP6Gms0EibN0mxBBhccJhlwl4tqe_wiXQkv6zshnBCsNSNMb_qrpAlfnZIHd5MoO9brVq4Lk5gcNyXoRqB6fsQoqyM4Iq0/s1600/175BD371-F8C4-473A-A114-47F89937F179.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfWN1eXpSOmwWQdQkoxmQm4qq8cdUoP2TEXrevIAslpStZKqP6Gms0EibN0mxBBhccJhlwl4tqe_wiXQkv6zshnBCsNSNMb_qrpAlfnZIHd5MoO9brVq4Lk5gcNyXoRqB6fsQoqyM4Iq0/s320/175BD371-F8C4-473A-A114-47F89937F179.jpeg" width="180" /></a></div>
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;">Hayalimdeki gibi kafenin bir yanı kitap ve kahvelerle çevrili iken diger tarafı şaraplarla dolu:). Ajvar diye bir sos denedim sandviçlerle çok hoş bir tadı var, sanırım közlenmiş biber domates falan içinde salça gibi bir yapısı var oraya has bir şey olduğunu soyledi kadın.</span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;">Bu arada şehirin her tarafında yerde ufak cüce heykelleri var bir şeyleri anlatan/ anımsatan heykeller. Şehirin simgelerinden biri sanirim. Harika bir nehiri (Odra Nehiri) ve bir sürü köprüsü var. </span><br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEghgn0nFHW4j0ZGv7rPoIXUl6SEWVjNd8cEKPz8N_ufVI3D05OblWEw0sfDLXoaMk2Rlsl4yWulbOdy21mk7xwz07Crif5aNs_B4UXgjf4J1_asYPZKAWLc9L5VpbFg6Bfi1QdR08lzwZI/s1600/4754115E-3941-462A-B0C9-7E0929F22040.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1196" data-original-width="1080" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEghgn0nFHW4j0ZGv7rPoIXUl6SEWVjNd8cEKPz8N_ufVI3D05OblWEw0sfDLXoaMk2Rlsl4yWulbOdy21mk7xwz07Crif5aNs_B4UXgjf4J1_asYPZKAWLc9L5VpbFg6Bfi1QdR08lzwZI/s200/4754115E-3941-462A-B0C9-7E0929F22040.jpeg" width="180" /></a><br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7GMilu_p_4D4SnBVrJhLb8eDthLQGviYd-e76_T2y6pE-CIPky3XosOflaEFnH43e0pKL7bU_PIV8xONYoqTzUgxN0b-xSNdEbJvzxVXPGgQed7Notb3HUFXiTm1tD27zgJY5RZ3p-N0/s1600/E187AB44-E3AE-4C19-BBDB-7AC31425FAD9.jpeg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em; text-align: center;"><img border="0" data-original-height="1196" data-original-width="1080" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi7GMilu_p_4D4SnBVrJhLb8eDthLQGviYd-e76_T2y6pE-CIPky3XosOflaEFnH43e0pKL7bU_PIV8xONYoqTzUgxN0b-xSNdEbJvzxVXPGgQed7Notb3HUFXiTm1tD27zgJY5RZ3p-N0/s200/E187AB44-E3AE-4C19-BBDB-7AC31425FAD9.jpeg" width="180" /></a><br />
<br />
</div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;">Rengarenk binalari Prag’ı biraz anımsattı bana. Pierogi diye yerli yemeklerini Stara Pierogarnia denen yerde tadıp, tabii ki meşhur biralarını da içtim. Bira mayalanan kazanlarda 1800 den beri kendi biralarını üreten Spiz bar’a gidip ballı bira bile deneme şansım oldu. </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWMlo070pp8XDZKdq4T-V-llcbetgolOghY8pDqoPpygtFi_EHcq6Ny8WBWhRwW1bdkFJEXFPNZh2cyOyEd0-xCWMyeANxd21Ai7gfnMnfpaFktUGxFfe0OVmd3u5u1fuJAkIu1nhrFNE/s1600/IMG_0253.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1280" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgWMlo070pp8XDZKdq4T-V-llcbetgolOghY8pDqoPpygtFi_EHcq6Ny8WBWhRwW1bdkFJEXFPNZh2cyOyEd0-xCWMyeANxd21Ai7gfnMnfpaFktUGxFfe0OVmd3u5u1fuJAkIu1nhrFNE/s320/IMG_0253.JPG" width="256" /></a></div>
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;">Hala Targowa ugradim, meyve sebze vs satılan 1908 lerde kurulan bir hal. içi ve mimari yapısı değişik... icinde kefir bile buldum :) Pasaz Pokoyhof diye bir pasaj var içinde kahvalti yapabilmek için hoş kafeler bulunuyor. Yanında Sinagog var ordan 2. Dunya savasinda binlerce yahudi Auschwitz kampina gönderilmiş (bu arada bilgileri couchsurfing.com da tanistigim arkadaşın yardımıyla öğrendim sagolsun). </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;">Ostrow Tumski köprüsü (yani ask köprüsü) gelen giden askini kilide yazip takmis. Bende kendime olan askimi “canim kendim, Elif” diye astım. Hayir hiçte saçma değil cinim öyle bakıp gülme. Sanki aşkını asanlar şuan beraber mi ki ben benimle ömür boyu beraber olacağım. </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;"></span> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiTV8DAs7iVcOE3Do1P3n-izmRyFUT3AlpUcfOCrM8Y8vlS4bzXzaTZKyJmQDwVld57dWBe7hV4y71tzi__PRvY8HKx1umVWnSxfUAtdA3afQyr4Vw-QI4FH-ZDQmZK8z46fYzEv7kql7c/s1600/IMG_0134.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiTV8DAs7iVcOE3Do1P3n-izmRyFUT3AlpUcfOCrM8Y8vlS4bzXzaTZKyJmQDwVld57dWBe7hV4y71tzi__PRvY8HKx1umVWnSxfUAtdA3afQyr4Vw-QI4FH-ZDQmZK8z46fYzEv7kql7c/s320/IMG_0134.JPG" width="320" /></a></div>
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;">Her neyse işte Ostrow Tumski Cathedralini de ziyaret edip mum yaktım. Bu arada Ostrow Tumski, Wroclaw şehirinin 1000 yil önce ilk kurulduğu yermiş. akşam arkadaşla görüşüp birde gece şehir merkezini gezdik. Bu arada Wroclaw üniversitesinin mimari yapısını dışarıdan çok beğendim adamlar yapmış yani yalan yok. Ha dünyanın meridian çizgisi tam üniversitenin olduğu yerde geçiyor diye üniversitenin önüne cizgiyide yapmışlar.. ilgincti.. yanına da bir kilise kurmuslar :) bol bol fotoğraf çektim. Gezip görüp çekip paylaşmak hobi oldu artık. Şu ana kadar tek öğrendiğim şey belki yeterince gezginler gibi dünyayı henü gezmedik ama gezebildiğim kadarını söylüyorum, öğrenci yıllarımın hicbirinde öğrendiklerim gezerek ogrendiklerim kadar zevk vermedi bana.. ne kadar çok gezip gördükçe ne kadar daha çok cahil olduğumu ve öğrenmem gerektiğini anlıyorum. Yolunuz hep bol bilgili güzel gezilere düşsün emi..!</span><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<span style="font-family: ".sfuitext"; font-size: 17pt;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgajvyjpPOyAqDfNJ73I1SHTw0srwKjDQuhkYetIAQFQPd3MQT09WQTQST-pmaadVjDn-Zp_mttSnCZN9PLI2VxobNoEyLcnP1S4iBdvMjYOJcQxWwdOFiFxHIwGyC9KvfKW9RN85vvfB4/s1600/IMG_0119.JPG" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgajvyjpPOyAqDfNJ73I1SHTw0srwKjDQuhkYetIAQFQPd3MQT09WQTQST-pmaadVjDn-Zp_mttSnCZN9PLI2VxobNoEyLcnP1S4iBdvMjYOJcQxWwdOFiFxHIwGyC9KvfKW9RN85vvfB4/s320/IMG_0119.JPG" width="180" /></a></span></div>
<br />Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-58278398562070038242018-10-24T09:04:00.002+00:002018-10-24T09:04:43.176+00:00Mutluluk...<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Her zaman söylerim her şey her zaman mükemmel harika ötesi olmak zorunda değil. Zaten uzun ince bir çizginin üstünde yürüdüğünüzde hayat sıkıcı gelecektir. Ben mutluluğun sırrının kendinizle barışık olduğunuzda ve kendinizle zaman geçirerek yalnız hissetmediğinizde başarıldığına inanıyorum. Süper vücut hatlarına sahip olmak ya da kusursuz olmak değildir bu. Sahip olduğun kusurlarla yaşamayı ve hatta onların seni sen yapan şeyler olduğunu kabul etmeyi bilmek lazım. Tabii herşeyden önce az da olsa açık bir musluğunuz olmalı, elinizde bileziğiniz olsun der ya büyüklerimiz. Hiç geliri olmayan aç olan açıkta olan yatacak yeri olmayan zor da olan insanlara hadi mutlu olalım diyemeyiz tabii ki resmen hakaret olur. Fakat ben bir çok şeye sahip olup bunun değerini bilmeyenlere yazıyorum. Her gelen günü açılmamış bir hediye paketi olarak düşünüyorum. Size de tavsiye ederim. O pakette iyi kötü tecrübe herşey çıkabilir. Unutmayın bazen gereksiz hediyelerde alabiliyoruz ama bu inceliği gösterdiği için hediyeyi verene teşekkür ediyoruz. Aynen böyle bir şey işte. “Bugün böyle bir hediye paketi sunduğun için teşekkür ederim hayat” diyerek uyuyorum mesela. </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Sevdiğiniz, sizi mutlu eden iş veya hobiler ile ilgilenin. Emin olun severek yaptığınız işte kazandığınız 5 kuruşun bile tadı çok güzel.</span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Başarmak istediğin bir şey olsun bu hayatta. Bir amacın, bir düşüncen, bir hayalin gibi.</span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Herkes insanlardan, ailelerden, eşten dosttan kaçıyor. Sen kaçma. İnsan insan ile vardır. En çok kazığı da tecrübeyide insan insandan öğrenir. Ot değiliz odun gibi büyümek zorunda da değiliz. </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Klişe gelecek ama gerçekten işe yarıyor. Her gün bir sayfa bile olsa kitap oku. Kitap hayal gücünü geliştiriyor. Albert Einstein’ın dediği gibi “hayal gücü bilgiden daha önemlidir”. Spor yap hatta bazen ayna önüne geçip en saçma şekilde göbek at. Serotonin endorfin salgılamak lazım.</span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Yaşlıların tavsiyelerine kulak ver ama kendi tecrübelerinle yaşa. Her kötü olaya isyan etme bazen en güzel kapıyı o isyan ettiğin olaylar açar. </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Her gün yeni bir sen ile tanışmış gibi bak aynaya. Çok hayal kur olsa da olmasa da kur.. Her zaman umutların olsun hiç bıkmadan. Düşününce mutlu olduğun bir yerler olsun. </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Ve kahve iç :) hiç olmadı her başarısızlığının üstüne bir su iç. Çok gül o kadar gül ki bazen ne saçma şeye gülüyorum diye gülmekten ağla. </span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Ha bir de ciğerlerin çıkana kadar salya sümük ağlamayı unutma. Yorulup yorgun düşüp “nereye kadar” diyerek yeniden kalkacaksın ayağa. O kalkışlar çok güzel kalkışlardır...</span></div>
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal; min-height: 20.3px;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;"></span><br /></div>
<br />
<div style="color: #454545; font-family: ".SF UI Text"; font-size: 17px; font-stretch: normal; line-height: normal;">
<span style="font-family: ".SFUIText"; font-size: 17pt;">Unutmadan, şuyum buyum olsa daha mutlu olurdum diye bir şey yok. İnsanız biz asla doymayız, doymayacağız. Ben mutluluğun amacına giden yol olduğunu düşünüyorum. Her şeyden önce kendi duygularını, hislerini, öfkelerini ve sınırlarını kısacası kendini tanıyan insan mutlu insandır... </span></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-81907483769707067542018-05-24T15:04:00.001+00:002018-05-24T17:41:18.303+00:00O Uçağa Neden Bindim?<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Vippieeeee Prag'a gidiyorum diye bir heyecanla kendime doğum günümde bilet hediye etmiştim. Bilenler bilir bir haftasonu gidip 20km yürüyüp gelmiştim. Sayısız uçak yolculuğu yapmışlığım var ama hiçbiri böyle geçmemişti.. Türbülans korkusu yaşayamadım çünkü yaşayacak fırsatı bulamadım. Havalimanına geldiğimde yine korku basıp iki saat havada ne halt yiyecem diye panik ettim. Kaçkez gerimi dönsem dedim ama bileti yakacak kadar zengin değilim. Daha uçaga binmeden hosteslerin gülümsediğini farkettim. Zaten onlar ota b..ka gülüyorlar demeye kalmadan arkamı döndüğümde uçağa binecek olanların 3/4 futbol maçı izlemeye giden bir gurup genç ve diğer yarısı da bekarlığa veda partisi için Prag'a giden kafası bir milyon havada olan gençler.. (onlarda evlenebiliyorsa daha ne diyeyim).</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Bunların hepsi içkili ve bir çoğu sarhoş. Sanırım yasalara göre uçağa bindirmemeleri gerekirdi ama göz yumdular. Ben koltuğuma geçmişim yanımda boncuk boncuk terleyen tombik bir genc oturuyor ve arada bir burnunu çekiyor. Bana durduk yere sevgilisinden ona nasıl aşık olduğundan bahsetti, gören sancak Leyla ile Mecnun'u bir uçak yolculuğu ayırmış. Sonra durduk yere "YES WE ARE GOING TO DO THİS!" diyerek yumruk sıkıyor. Meğer uçaktan korkuyormuş ve benimle konuşarak sanki bana teselli verir gibi aslen kendisini yatıştırıyor. "Bunu başaracagız korkma" diyip durdu yol boyu. Sonra kız kardeşiyle evlenecek soytarıyı gösterip onun bekarlığa vedasını kutlamaya gidiyoruz dedi. "İyi halt yiyorsunuz ne yapim" demedim tabii... damat beyi de görseniz damat demeye bin şahit lazım, çocuk giymiş mavi eteği elinede ponpon almış gülüp eğleniyor (avrupalılar işte eğlenceleri böyle).</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Uçak tam havalanacakken yan tarafımda arka koltuklardan biri geldi ( biri dediğime bakmayın bildiğiniz full kaslı süperman tarzı bir tip) ceketimin koltuğumun kenarında sarkan kısmını önüme doğru itti. Sonra avazı çıkana kadar arkamdakiler gülmeye başlayıp hostesi çağırdılar. İyyyy oda ne öyle arkamdaki sarhoş kusuyormuş ve ceketime bulaşmasın diye itmişler.. Hosteslere de uçak fobisi var diye kandırdı öküzler... Neyse ağzımı bozmayacağım ama bu dengesizler sonra çocuğu koltuğa bantlayıp fotoğraf çekip makara yapıyorlar.. yani gülmemek elde değil bütün uçak güldük. Bildiğiniz bekarlığa vedayı kutluyacaklar diye uçaktan indirilmeyi risk almadılar.. yani ben olsam bende inmezdim ama ne bilim sanki evlenmek bir marifet.. Havadayken bu futbolcu gençler ve partici gençlerin bir kısmı ön WC sırasında diğer kısmı arka WC sırasında ne yapsınlar okadar vücutda içki birikmiş utanmasalar ortalığa yapacaklar. Onlardan hariç kimse WC kulanamadı zaten, yol boyu sıradalardı.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Bu dengesizlerden haric birde hostesler var tabi. Hostesin teki adamcağız kısa kol giymiş, kafamızın üstünde bağajları çıkarmaya çalışıyordu, dikkatimi çekti de hiçbiri vücut temizliği yapmıyor bence.. o koltuk altında ki kılları ileride saç diye ektirmek içinmi uzatıyorlar acaba bilemedim. Yani hoş yakışıklısınız ama hiç çekici değil bilin istedim. Neyse ben inişe geçtiğimizi bile anlamadan yanımdaki dengesiz yine "OW YEAH WE ARE GOING TO DO THIS" diyip durdu. Üstüne yetmemiş gibi sanki 40 yıllık ahbabıyım, bana köpeğinin fotoğraflarını gösterip ona olan aşkından bahsetti... "yeminle baydııııı artıkkkk, sus kusacam" diyemedim.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Uçak maceram böyle sona erdi diye düşünürken 2 gün sonra aynı gurupla aynı uçakta dönüş yaptım.. tesadüfün içine .... neyse ki bu sefer hepsi bitkin bıkkın halde uyudu.</span><br />
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;"><br /></span>
<span style="font-family: "arial" , "helvetica" , sans-serif;">Neden bindim diye çıktığınız uçak yolculuklarınız olsun!!</span>Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-11435043947456434712018-04-12T18:09:00.001+00:002018-04-14T15:26:08.814+00:00Ah Şu Düğün Çileleri...Bir arkadaşım demişti ki "hakkında kötü konuşmalarını istiyorsan düğün yap, ama güzel konuşmalarını istiyorsan öl" milletimizin huyudur ancak ölü arkasında güzel konuşurlar zaten tövbe tövbe... Evlenmek belki güzeldir bilemem ama düğünler korkunç ötesi stresli bence. Yok tatlı telaşmış.. Telaşın tatlısı mı olur ya, düğün gününe kadar gelin ile damattan ne terler akıyor biliyor musunuz... Niçin?? Millet memnun olsun herkesin gönlü hoş olsun hiçbir şey eksik olmasın mış... Bunlar insan ya etden kemikten organdan duygudan oluşan., USB verisi mi bunlar her şeyi nasıl hatırlasınlar ? tabii ki eksiklikler olacak. Bir rahat bırakın insanları ayol!!! neyse işte;-<br />
<br />
Şu dedikoducu teyzeler yok mu? karşında ki kızın bacağının açıklığına laf ederken önünde kendi kızının g....tünün açıklığını nasıl göremiyorlar acaba... yok mezeler eksikmiş, yok gelinin kuşağını kim bağlamış, kim takıda ne kadar takmış falan filan. Resmen düğün sahiplerinin anasından, danasından, dedesinden, nenesinden ebesinden girip bütün sülaleyi eleştiri yağmuruna tutan teyzeçikler.. Laf edeceğinize iki el atın da eksikleri de siz tamamlayın ne olacak bir yerinize mi yapışacak.<br />
<br />
Beni kuaföre çağırmadı diye küsen yengeler, yok o az taktı düğünümüze bizde az takacağız diye içlenen çiftler, içip içip kendinden geçen apaçi amcalar, torunları ile halay ortasında zıplayan dedeler, saçım bozuldu elbisem yırtıldı diye süsü bozulan kızlar (buna bende dahil) ve bunları şok içinde izleyen gelin ve damat....! Ha bir de aylarca beklenen o ilk dans ta ortaya atılan dolarları kapış kapış toplayan çocuk yığınından gelinliğin yarısı mafolan gelinlerin yüzündeki çaresizlik... Alice harikalar diyarında mı yoksa çocukluğundan beri hayalini kurduğu düğün günün demi bellisiz.<br />
<br />
Tabii bir de gelin çiçeğini kim tutacak diye yarış var... tabii ki BENNN diye içine atlayıp asla tutmayıp bir şekil içinden yine çiçekle çıktığım olmuştur.. :):) düğün sonrası ayakları yerinden kalkmayan gelinin birde ayakkabısını çekiştirip ismim silinmiş mi diye heyecanlanan bakarlar.. RAHAT BIRAKIN ŞU GELİNLERİ... <br />
<br />
Düğün sonrası bir de takı tartışmaları var tabii Oh My God yaniiii!! Bırakın şu dünya malını damat gelin toplayıp gitsin işte yuva kuruyorlar siz neyin hesabını yapıyorsunuz... kim neyi almış satmış kazanmış eksiltmiş kime ne?? <br />
<br />
Neyse bunlar hepsi gözlemlediklerim ama velhasıl benim de başıma gelse tabii ki daha beterini yaparım :):) adet yerini bulsun dimi..! Adı üstünde düğün bu.. taktığım çeyrekleri geri dönüşüm olarak yarım getirin bir zahmet cinnet geçirtmeyin!!Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-60094192204802460542018-03-30T21:03:00.002+00:002020-08-12T11:06:26.396+00:002 günde Prag gezilir mi?<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1A9rJzt4KUGge9Kqi9E7E9fNbl1VvWHcEpSBmKGRtuHQ00eXnBSDTKkRaxuEH7md_AbL93QwLmPPGF3Vm5YWVlb32C5yk-0zGTyX6XLHnO7SihMnAEIUC6y4N7FSRPFFFv1xH5Ju24zI/s1600/WASQ4272.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1081" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1A9rJzt4KUGge9Kqi9E7E9fNbl1VvWHcEpSBmKGRtuHQ00eXnBSDTKkRaxuEH7md_AbL93QwLmPPGF3Vm5YWVlb32C5yk-0zGTyX6XLHnO7SihMnAEIUC6y4N7FSRPFFFv1xH5Ju24zI/s320/WASQ4272.jpg" width="216" /></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiUJ15X7wKyVnl5W8BKD4_78C64qT-22VbmjebPMnqZNIplmIfamouBX0b8gdQ-0Ufk9-CJaMfYG-byp2fkUxapdFyuXKgmCCStevcULUi6eNXQggAnqPoWEEeB7wDWJmsgMse0gu-rkTM/s1600/IMG_6385.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiUJ15X7wKyVnl5W8BKD4_78C64qT-22VbmjebPMnqZNIplmIfamouBX0b8gdQ-0Ufk9-CJaMfYG-byp2fkUxapdFyuXKgmCCStevcULUi6eNXQggAnqPoWEEeB7wDWJmsgMse0gu-rkTM/s320/IMG_6385.JPG" width="240" /></a></div>
Tabi ki efendim neden gezilmesin? Ayak boşa mı verilmiş çok şükür yarabbi. Ha ne kadar gezebilirsin ya da ne kadar üşengeçsin orası sana kalmış bir şey. Ben bir buçuk günde gezdim. Günde sanırım 20km yapıp rekorumu kırdım. Doğum günü için kendi kendine haftasonu Prag bileti hediye eden tek manyak ben değilimdir inşallah. Ne yapsaydım yani yaşlanıyorum diye ağlasamıydım. 2 güne ne sığdıracağınız size kalmış. Ben ne kadar plansız çıkmayı sevsem de zaman kısıtlı olduğu için planlı çıkmanızı tavsiye ederim. Düşünsenize belki hayatınızda ilk ve son kez gidiyor olabileceğiniz bir yer olabilir.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhEqnjc0cQ_C9o2g3GysnwDuK2sjX-kWOblCQhdz8JHXKP4mLQkrI8Mmoq8V0ErH3sLcut8jrn6jD67aKjhCfWdFwn6hJqwy6Gk7YgH4PtYKnUDqzJh-fm379C3l8z_uY30wrvzFkCU2N8/s1600/IMG_6415.JPG" style="height: 174px; margin-left: 1em; margin-right: 1em; width: 131px;"><img border="0" data-original-height="1334" data-original-width="750" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhEqnjc0cQ_C9o2g3GysnwDuK2sjX-kWOblCQhdz8JHXKP4mLQkrI8Mmoq8V0ErH3sLcut8jrn6jD67aKjhCfWdFwn6hJqwy6Gk7YgH4PtYKnUDqzJh-fm379C3l8z_uY30wrvzFkCU2N8/s320/IMG_6415.JPG" width="177" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<u>Tuhafıma gidenler</u><br />
<ul>
<li>Sakın tuvaletleri kullanırken elinizi etrafa vermeyin bence. Kirli görünmeyebilir ama birçok kadın WC lerini kullandım hiç mi kimse girip çıkarken elini yıkamaz ya. O kadar yemek yiyorsunuz iyyyy kusacağım düşünürken. Kim bilir ne pis ellerden yemek yedim dışardan. Çok dikkatimi çekti ya kapıyı vurup çıkıyorlar sanki musluklar süs amaçlı yapılmış. </li>
<li>Kadın kadına çok iltifat ediyor 😁 çok kez karşılaştım ama özellikle biri durup yanındaki kocasına ''aa baksana oyuncak bebek gibi, so sweet'' demişti. Tabii ki şımardım :)) şımarmayıp ne yapsaydım. Hatta sevilmek için Prag'damı yaşasam diye düşünüp sonra ne şaşmışsın, sevgiye bu kadar mı muhtacız kalk git evine Elif dedim.. WC sonrası elini yıkamayan yerde kalamam..</li>
<li>Bira ve su aynı fiyat hatta ucuzunu bile bulabilirsiniz. Bir şişe su Prag merkezde 25 Çek korunası iken 20-25 Çek korunasına bira var. Su yerine bira için böbrekleriniz çalışsın diyecektim de neyse WC girmek zorunda kalmayın 😂</li>
<li>Starbucks ve Mcdonalds larda her zaman priz bulamayabilirsiniz, ülke fakir mi yoksa cimri mi bilemedim.</li>
<li>Çok fazla dilenci var.</li>
</ul>
<u>Güzellikleri</u><br />
<ul>
<li>İnsanları çok sevecen çok sıcak kanlı ve yardımsever. Malum yabancı ülkeye gidince rahmetli Kemal Sunal'ın oynadığı filminde gibi köyden indim şehire havasını veriyorum ilk baş. Sonra kaybolduğumu belli etmemeliyim diyerek daha çok belli ediyorum. Yol tarif edenler hep bir yandan çıkıyor. Bu arada havalimanında inince information masasından gideceğiniz otelin ismini verirseniz halk taşıtları ile nasıl yolculuk yapacağınızın çıktısını veriyorlar bu çok işime yaramıştı, zaten herkes İngilizce anlatabiliyor ve bir çok yaşlı İnsanları da Almanca ve Rusça anlayabiliyor . </li>
<li>Sokaklarına bayıldım tam benlik renkleri mavi, pembe, beyaz ve gri mimari yapıları var. Getto sokakları ve çöp kutuları bile dikkat çekici. </li>
<li>Hemen hemen her yerde kurabiye çeşitleri satan ufak dükkanlar var minnoş şeyler. Çünkü Çek kurabiyeler meşhur olduğunu orada iken öğrendim. Bütün tekelleri de ufak ufak bina altlarında.</li>
</ul>
<u></u><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBM1AZTWtWHHeqWVy9EZiaAefqAHdCLqrMxg8oM-8A6x3HL-3AdZNc5PbXP6Ry2dXIVBscWougZQXNiYizmmN5-SGaKrdqmvqZ9wf-cESzp6i4FegioXzRj2PVNKf_kRbz_GpKCjm9FwE/s1600/IMG_6424.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjBM1AZTWtWHHeqWVy9EZiaAefqAHdCLqrMxg8oM-8A6x3HL-3AdZNc5PbXP6Ry2dXIVBscWougZQXNiYizmmN5-SGaKrdqmvqZ9wf-cESzp6i4FegioXzRj2PVNKf_kRbz_GpKCjm9FwE/s320/IMG_6424.JPG" width="179" /></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPO3uGsxLYAp15AmJmJD7-aoYfzopXckY8ErYijguD2QlpH07wf6B94eiLFGaGcdZdpDumG617o-Hoo6RgLe7uqB0yuiqyMcRYvNV2mmWsPTvIl66Wgx1KAhaOhNCXG0dxTXFOg47zBc0/s1600/IMG_6530.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1334" data-original-width="750" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhPO3uGsxLYAp15AmJmJD7-aoYfzopXckY8ErYijguD2QlpH07wf6B94eiLFGaGcdZdpDumG617o-Hoo6RgLe7uqB0yuiqyMcRYvNV2mmWsPTvIl66Wgx1KAhaOhNCXG0dxTXFOg47zBc0/s320/IMG_6530.JPG" width="177" /></a></div>
<u></u><br />
<u></u><br />
<u></u><br />
<u>Gezebildiğim yerler</u><br />
Google amca sağ olsun yoksa yolda kalırdım. İnternet paketinizin Avrupa'ya açık olması çok önemli bence. Her yere şehir içinde yürüyerek gittim tabanıma kuvvet çok şükür.<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgt0MRDANgBNIRg29iOuBZHUp1a2blyYrmU__s0JeygbG3IT1PwSX1Ug2YeEVqe4vTSc2QJp8Z46dGeRdIfC2K-In9PN_8TMy93bv_kyO3g419JjFAlE-FzHwmDVUKal5YNnmctHkBiLw8/s1600/IMG_6358.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img alt="" border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgt0MRDANgBNIRg29iOuBZHUp1a2blyYrmU__s0JeygbG3IT1PwSX1Ug2YeEVqe4vTSc2QJp8Z46dGeRdIfC2K-In9PN_8TMy93bv_kyO3g419JjFAlE-FzHwmDVUKal5YNnmctHkBiLw8/s320/IMG_6358.JPG" title="Dancing houses" width="240" /></a></div>
Dancing Houses -Vlatava nehrinin önünde bulunuyor. Dans eden evler diyorlar, bir bina diğerine yaslanır şekilde mimari yapısı var. Sanki bir kadın adamın kollarında gibi şeklini anımsatıyor. Bilgime göre içinde oda kiralayabiliyorsunuz gecesi 150-200 Euro dan başlıyor ve 7. katta Ginger&Fred lokantası var. Bir gün köşeyi dönersem anca o zaman girerim içine. <br />
<ol>
</ol>
<br />
<br />
<table align="center" cellpadding="0" cellspacing="0" class="tr-caption-container" style="clear: left; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto; text-align: center;"><tbody>
<tr><td style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgx-ifawVRXEdb3__8Vi7gzSXEpu0BEdLT7MY64UYbEHykv8FcNC-n05DhPXgxG3xkzzFGqSDwKz1UcmJb9-Ltml6Am2rOvoFlxVcT6BMfOCMYks7r3vMTBCqaMMZHmIzH9MOUfseODy0Y/s1600/IMG_6482.JPG" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="240" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgx-ifawVRXEdb3__8Vi7gzSXEpu0BEdLT7MY64UYbEHykv8FcNC-n05DhPXgxG3xkzzFGqSDwKz1UcmJb9-Ltml6Am2rOvoFlxVcT6BMfOCMYks7r3vMTBCqaMMZHmIzH9MOUfseODy0Y/s320/IMG_6482.JPG" width="320" /></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjVbbZwXKbey8yuAjERcCzJOt0UOVPSuPZdzVs-Rz8KG-SPJKz3sA1qu_E37GKBikMdGuaj-PgtgoqH-CrGn1HWCe4HG8OGHdHThecDWM5T9qk4I_yIdHYtJGgsZmnDIFYDI6o63g9C7mQ/s1600/IMG_6408.JPG" style="clear: left; margin-bottom: 1em; margin-left: auto; margin-right: auto;"><img border="0" data-original-height="1334" data-original-width="750" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjVbbZwXKbey8yuAjERcCzJOt0UOVPSuPZdzVs-Rz8KG-SPJKz3sA1qu_E37GKBikMdGuaj-PgtgoqH-CrGn1HWCe4HG8OGHdHThecDWM5T9qk4I_yIdHYtJGgsZmnDIFYDI6o63g9C7mQ/s200/IMG_6408.JPG" width="111" /></a></td></tr>
<tr><td class="tr-caption" style="text-align: center;"> </td></tr>
</tbody></table>
Charles bridge - dansçı evlerden sonra sağ tarafınızda binaları seyrederek sol tarafta nehrin harikalığını kadrajlayıp Charles köprüsüne yürüyebilirsiniz. Yol boyu Türk turistlerle karşılaşacağınız için İngilizceniz çok iyi olmasa da çok sorun olacağını sanmıyorum. Köprüye girmeden önce bir kebapçı dükkanı ile karşılaşabilirsiniz içi tıka basa dolu ve fiyatları diğer yerlere göre tabii ki pahalı çünkü koskoca Charles köprüsünün önünde kebabı açmış adamlar neden ucuz olsun dimi. Köprü girişinde sağda Karola heykeli var ve ismini bilmediğim kuşları omuzunuza verip fotoğraf çektirebiliyorsunuz. En tarihi Prag köprüsü olduğundan ve Prag kalesi ile Old City'i birbirine bağladığı için çok meşhur. Manzara bu köprüden harika gözüküyor ama çok kalabalık karınca gibi insanlar tıkış tıkış yürüyorsunuz. İçinde insan olmayan bir fotoğraf tutturursanız ne mutlu size ama imkansız sanırım. Üzerinde ortalama 30 heykel ve heykelcik var. Tarihini de artık siz araştırın canım hepsini bana bırakmayın. <br />
<ol>
</ol>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgXgeUbBtBwRPe5tWFzGdnuDDMlGaYz6ZWl-fZUcsoPmgw6_Kz4MRyPZKavUDIzQJYCP8UJ9NVPnOQM8RkE1SVr2xYbEXZM6gXbgMrD7k4hGrAYQ276Bbawrs3-KbfWBWSzRoPVuihK1OA/s1600/IMG_6462.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgXgeUbBtBwRPe5tWFzGdnuDDMlGaYz6ZWl-fZUcsoPmgw6_Kz4MRyPZKavUDIzQJYCP8UJ9NVPnOQM8RkE1SVr2xYbEXZM6gXbgMrD7k4hGrAYQ276Bbawrs3-KbfWBWSzRoPVuihK1OA/s320/IMG_6462.JPG" width="320" /></a></div>
Prague castle - Burada harika fotoğraf çekebilecek manzara var fakat hafta sonu gittiğim için çok kalabalıktı. Kaleye girişte polis kontrolünden geçiyorsunuz bir soymadıkları kalıyor gümrük memuru gibi ama polis amcaları da sevdim galiba hava güneşli diye herkes gözüme iyi görünüyordu. Kale turu satın alabiliyorsunuz ben almadım ama sanırım fiyatları 250 Çek korunası civarında başlıyor. Kale 9. Yüzyılda yapılmış, ben demiyorum internet diyor. Bütçenizi düşünüyorsanız su vs gibi gerekli içecekleri daha önceden almanızı tavsiye ederim çünkü kale içinde pahalı olabiliyor. Franz kafka müzesi, işeyen adam heykelleri ve dar sokaklar da kalenin etrafında bulunuyor. Buraların girişini ücretli diye duymuştum ama bir ücret ödemedim öyle bir şey ile karşılaşmadım. Kalenin içinde Çek cumhuriyeti başkanına ait bir ofis bulunuyormuş. Karar verdim başkan olmalıyım :))<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsBmTIOSXr688r0lyJHxwk7no1mYWrUl-T0-caiQpGuLjG0BTEaEuQN966kjFuDKTNOyEP-x3UbgiXDzRqXE9l9dihgT7IgImrQENyBGVuYFUlx1fJvcqhourqlTw8sQZn6XXmY4g4PYA/s1600/IMG_6749.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="179" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgsBmTIOSXr688r0lyJHxwk7no1mYWrUl-T0-caiQpGuLjG0BTEaEuQN966kjFuDKTNOyEP-x3UbgiXDzRqXE9l9dihgT7IgImrQENyBGVuYFUlx1fJvcqhourqlTw8sQZn6XXmY4g4PYA/s320/IMG_6749.JPG" width="320" /></a></div>
<br />
Franz Kafkas müzesi ve işeyen adam heykelleri - o ünlü alman edebiyat yazarının müzesi, David Cerny'in yaptığı işeyen adam heykellerinin arkasında. Birde şirinmi şirin kurabiye dükkanı bulunmakta pembe pembe. Bu heykelleri ne akılla yaptı David bey diyecektim ki adamların işediği göl Çek cumhuriyetinin haritasıymış ve heykeller ünlü politikacıların sözlerini gövdeleri elektronik bır cihaz ile dönerek göle işeyerek yazıyorlar. Heykellerin yanında sms numarası varmış oraya attığınız mesajı da yazıyor. İlginç. Franz Kafkas müze gezisi 200 Çek korunasıydı sanırım ama müze içinde değil karşıdan satın alabiliyorsunuz. <br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdvWSQ6m6sA-Z4UiDmGfctarq1j4_m4wu9Mk5D0yIa_HY10GotVUotZzfDOS7RpWOaiqe_Wbz-Bggarp_OwfE3uPDwgabOZiY-g9MgCc3B8SiN07ZWL6TcXNVs1yVjS7byzw0ZeFtVOnc/s1600/IMG_6436.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="977" data-original-width="1600" height="195" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgdvWSQ6m6sA-Z4UiDmGfctarq1j4_m4wu9Mk5D0yIa_HY10GotVUotZzfDOS7RpWOaiqe_Wbz-Bggarp_OwfE3uPDwgabOZiY-g9MgCc3B8SiN07ZWL6TcXNVs1yVjS7byzw0ZeFtVOnc/s320/IMG_6436.JPG" width="320" /></a></div>
Gingerbread müzesi - burası ufak bir dükkan tesadüf karşılaştım ama okadar tatlı şirin kurabiyeler var ki çocuk gibi içinde kayboldum. Hepsi el yapımı teker teker el emeği ile yapılan kurabiyeler. <br />
<br />
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgviPqyq51EEcgQ8WOu5NfM0ajG-KPcRr0R4-0HaX6e4oMxtunYh33sBcYJ1w3p1rQbCVQC-bM0U9pjEXNR-m7T7YO33rAdXejY5JDIHtIBnc8PimA1ZqrGBuLlkWorwR3R2Har5pwHBPM/s1600/IMG_6513.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgviPqyq51EEcgQ8WOu5NfM0ajG-KPcRr0R4-0HaX6e4oMxtunYh33sBcYJ1w3p1rQbCVQC-bM0U9pjEXNR-m7T7YO33rAdXejY5JDIHtIBnc8PimA1ZqrGBuLlkWorwR3R2Har5pwHBPM/s320/IMG_6513.JPG" width="180" /></a></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
Petrin Lookout Tower - en son buraya çıktım ve çıkana kadar anam ağladı desem yeridir. Güzel bir parkın içinde yokuşlu bir yoldan tepeye çıkıyorsunuz. Yokuş üzerinde bir duvara Einstein kafasını ve kafasını telefondan kaldırmaya iki insan resmi çizmişler sanırım içinde yaşadığımız asosyalleştirilmiş devri anlatıyor. Bu Petrin kulesini Eiffel kulesine benzetmişler. Çıkmaktan bir hal oldum zaten bütün gün yorulmuştum. Bir de bunun inişi var. Hava kararınca kurda kuşa yem olmamak için kaç ayet el kursi okudum acaba Allah bilir. Birde anatomıcal clock var onu da ayak üstü gezdim. <br />
<u></u><br />
<u>Nereleri gezemedim ve gezmek isterdim</u><br />
<ul>
<li>Lenon Wall</li>
<li>Baby statues</li>
<li>Hanging man</li>
<li>Bellavista restaurant</li>
<li>Jew headquarters</li>
<li>Communism Museum</li>
<li> Embriyo binası</li>
<li>Torture müzesinin içi</li>
<li>Antika arabalara binerdim </li>
</ul>
<u>Fiyatlar ve para birimi</u><br />
1 İngiliz sterlini ortalama 26 Çek korunası ediyor. Otel fiyatları ortalama bed and breakfast 2 gecesine 70 sterlin verdim 75-80 Euro yapıyor sanırım. Toplu taşıtlarına aynı biletle binebiliyorsunuz 90dakikalık bir bilet alıyorsunuz o süre zarfında metro, tren, tramvay ve otobüslere binebiliyorsunuz ve bu sadece 32 Çek koruna ediyor bu da Londra'ya göre çok uygun. Duraklarda bilet makineleri var. Kahvaltılı otelleri tutmanızı tavsiye ederim çünkü tüm gün nerde ne yiyeceğim derdine girmiyorsunuz.<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiSXKUoJQ4lSxgqQi96fcoMM-DQS0JN_6fqTPpH1lofCXti5LS24LP6CvDFOF8w86-rBogOmAQUhR3JKYrO3ScW2_SRnhvPR8jRw_RgcW6wBjvxn2WEzqXaj8kwawSrLTdYWRIHjuSMUX4/s1600/IMG_6521.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="900" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiSXKUoJQ4lSxgqQi96fcoMM-DQS0JN_6fqTPpH1lofCXti5LS24LP6CvDFOF8w86-rBogOmAQUhR3JKYrO3ScW2_SRnhvPR8jRw_RgcW6wBjvxn2WEzqXaj8kwawSrLTdYWRIHjuSMUX4/s320/IMG_6521.JPG" width="180" /></a></div>
<br />
<u>Bir daha gidecek olsam ne önlemler alırım? </u><br />
<ul>
<li>Para birimini önceden hesaplarım çünkü havalimanda adam elime koskoca 500 lük kağıt parayı koyunca daha ufağı yok mu deyip rezil oldum.</li>
<li>Bisiklet kiralardım ve daha çok gezerdim. Citybike var ordan kiralayabiliyorsunuz.</li>
<li>Çek sözlüğü telefona yüklerim ya da cep sözlüğü alırım çünkü yol tabelaların İngilizcesini yazmamışlar. Prag kalesi dibimdeyken araya durdum. </li>
<li>Petrin kulesine daha erken çıkarım ve çıkmadan önce termosta içecek taşıyıp tepede biraz oturup kafa dinlerim. Bu arada inişte sihirbaz yapan bir yer var içine girebiliyorsunuz. Sihirbaz sevenlere duyurulur.</li>
<li>Kesinlikle düzgün bir fotoğraf makinesi ile giderim ve taşınabilir şarj aleti taşırım. </li>
</ul>
Neyse işte ben böyle gezdim. Bunlar hatırlayıp da yazdıklarım. Daha fazla bilgi için instagram hesabımdan @ellysjourney_ ulaşabilirsiniz. Bol gezili günleriniz olsun...!Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-69795375833702850502018-02-25T21:51:00.000+00:002018-02-25T21:56:19.442+00:00Manchester'a Niye Geldim???Uzun zamandır iş başvuruları yapıyordum orayı burayı beğenmedim, ekmek kapım güzel bir yer olsun dedim ve aradığımı bulduğumu düşünüyorum ama yanlış şehirde :) Tam tamına bir aydır buradayım. Daha bir ayım var bakalım neler yaşayacağım. Geçici bir süre devlet hastanesinde bir araştırma projesine girdim yine laboratuvarda kan şişeleriyle dımçık dımçık dans ediyorum. Sıkılınca hastaneyi arkama alıp halay çekesim geliyor, sonra kendine gel Avrupalı sosyetikler ne anlasın halaydan diyorum. Tabi bu işin şakası, 10 aydır gezmenin, yan gelip yatmanın cılkını çıkartıp, kumbaramın dibini yalayınca mecbur dünyanın diğer ucunda da iş çıksa giderdim...Keşfetmek benim işim yaparım ulennnn dedim. <br />
<br />
Görmemişin bir işi olmuş gibi (yani hayalindeki işi olmuş gibi) heyecanla uyanıp ayaklarımda derman kalmayana kadar çalışıp sonra yürüyen bir ceset gibi eve dönüyorum. Pardon bir evim yok tu unutmuşum. Hoteller de sürünüyorum. Boş zamanlarımda kitap okuyup, dans edip, kahve içip şehri keşfedip, aktivitelere katılıp sosyalleşiyorum demek isterdim :) tabi bunlar hepsi hayal. Ayaklarımın altına yastık koyup sırt üstü uzanıp boş boş tavana bakıyorum acıkana kadar. Çikolata paketlerinin üzerindeki çekilişlere katılıp olmadık yerlere yorum atıyorum, kadınlar kulübünde dert dinliyorum, arada bir kendimle dertleşmek için bir bira açıyorum, yoldaki evsizlerle konuşuyorum vs vs.. <br />
<br />
Ha evsiz demişken, acayip çok evsiz var merkezde. Gece 9 'dan sonra çok dikkat çekiyor. Artık normalleştirilmiş, geçende bir evsiz çiftle tanıştım, şiir yazıp bileklik satıyorlar. Fakat düşününce İngiltere'de kimse açta ya da açlıktan ölmüyor ki, acaba kendi seçimlerimi diye soramadım çekindim. Ve ucuz olur diye evsizlerle katılmayı da düşünmedim desem yalan olur. Hotel fiyatları fırlamış durumda, kazandığımın hakkı b..kunu götürmüyor. Şaka bir yana evsizlere çok üzülüyorum. Evet bazen çok hırçınlar, agresifler ama yaşam şartlarına adapte olabilmeleri için böyle bir kişiliği almaları şart. En azından saygılılar, egoist değiller, paylaşmayı biliyorlar ve halden anlıyorlar. Bunlar benim gözlemlediklerim.<br />
<br />
Neyse, bir dikkatimi çeken şey ise saat kuleleri. Fazlasıyla çok ve en nefret ettiğim pazartesi sabahları gözüme gözüme batıyorlar. Zaten Allah'ın her günü yağmurlu ve koştur koştur herkes işe gidiyor üstüne yüzümüze yüzümüze zamanın geçtiğini ya da geciktiğimizi hatırlatan saat kuleleri var. Keşke zamansız yaşayabilsek. Arada bir yalnızlığın dibine vuruyorum ama kopmuyorum. Üniversiteden bir arkadaşım zamanında demişti ki ''bara gitmek istiyorum ama yalnızda gidemem en iyisi ben süslenip püslenip gidim bir masada arkadaşımı bekliyor gibi oturup bir şeyler içip sonra gelmedi gibi yapar çıkarım'' demişti. Dediğini yaptı mı bilmiyorum :)) ama ben geçen yıl bu taktiği denemiştim, çok işe yarıyor 😃 şaka bir yana bir şeyler yapabilmek için illa birilerine ihtiyaç duymuyorum kendimle mutlu olabiliyorum. Yalnız bir kafede kahve içmekten çekinenler özgüven sorunu yaşıyor bence. <br />
<br />
Ondan hariç salsa dersine katıldım bir gün çok keyifliydi, daha öncede denemiştim, sanırım devam edeceğim. Ailemi özlemiyorum çünkü kırk yılda bir yalnız yaşamak elime geçmiş niye özleyeyim 😃 umarım okumuyorlar bunu.. Zaten her hafta sonu Londra'ya gidip gelmekten şehirlerarası otobüs şirketleri sayemde zengin oldu. Bunları neden yapıyorum ve neden Manchester bilmiyorum. Hayat burayı gösterdi karşıma burası çıktı geldim ve maalesef o kirli kağıt parçasını kazanmadan dünya gezilmiyor. Fotoğraf makinesi alıp yeni keşiflere çıkmak istiyorum...!Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-29764087598486679062018-02-06T11:46:00.000+00:002018-03-30T21:04:10.759+00:00MiMLENDiM - Sinema ve BenO piti piti karameli sepeti, terazi lastik mim bastik... ilk defa mimlendim, ne de heyecanliyim... <a href="http://incidennotlar.blogspot.co.uk/">incidennotlar.blogspot.co.uk</a> mimlemiş beni, bir de bana sorun, bu mim ne diye öğrenmeye calışmam zaman aldı. Meğerse, bir kaç soru oluşturup, o soruları teker teker mimlenen kişi cevaplıyor ve döngü böyle devam ediyor. Neyse tamam detayına girmicem... Sorulara geçiyorum...<br />
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;"><b>1. Sinema da izlediğin ilk film?</b></span></div>
<div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjd5P9vOIfS-yRVMzzaLdcWahpC-X87sGB0pRd_r_BYq-jS5a9Vq1fQ45YNatNuUijTixpUN0tMcrEep6kIgQ62Aq8w2hgJ3ExekD65iosn7qO_5liCpmTHPijjDk1MW-ZMWfhpw-x-X5Y/s1600/SHREK.jpeg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="166" data-original-width="304" height="108" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjd5P9vOIfS-yRVMzzaLdcWahpC-X87sGB0pRd_r_BYq-jS5a9Vq1fQ45YNatNuUijTixpUN0tMcrEep6kIgQ62Aq8w2hgJ3ExekD65iosn7qO_5liCpmTHPijjDk1MW-ZMWfhpw-x-X5Y/s200/SHREK.jpeg" width="200" /></a>Ayy vizontele'deki gibi Zeki Müren'de bizi görecek mi demiştim. Şaka şaka, Shrek izlemistim.. 9 yaşında, ögretmenim 3 başarılı ögrenciyi götürmüştü. Pek bir gururluydum ozaman.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;"><b>2. Film en guzel ....'de/da izlenir?</b></span></div>
<div>
Kesinlikle sinemada orta koltuklarda tam ekran karşısında. Yoksa başka simetrik hastası gibi hissediyorum, rahatsızlık duyuyorum :))</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;"><b>3. Film izlerken olmazsa olmazın var mı? Varsa neler?</b></span></div>
<div>
Tabi ki abur cubur atıştırmalar ve sessizlik. Sirf mısır ve nachos yemek için olsa yine giderim. </div>
<div>
</div>
<div>
<span style="color: red;">a) tek başına mı, kalabalık mı?</span></div>
<div>
Dram izliyorsam tabiki tek başıma, yoksa salya sümük rahat ağlayip sövemem. Komedi ve aksiyon olursa kalabalikla. Korku zaten izlemiyorum cünkü korkuyorum :)</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;">b) mısır mı cips mi?</span></div>
<div>
Tabii ki mısır, hemde en karışığından. Damak tadımı sormayın, tuzlu ve şekerli aynı anda yiyebiliyorum gerekirse acıda katarım... Tamam azıcık abartmış olabilirim. </div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;">c) iki boyutlu mu üç boyutlu mu?</span></div>
<div>
Üç boyutlu severim de, iki boyutlu tercihim, filmine gore. O gözlükleri takınca arada bir başım dönüyor.</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;">d) AVM sineması mı sokak sineması mı?</span></div>
<div>
Hangisinin kaloriferleri çalışıyorsa o :) soğuk bir sinema da film izlemek kadar rezili yok..</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<span style="color: red;"> e) Filmden önce filmin fragmanını izlemek mi, yorumlarını okumakmı?</span></div>
<div>
Fragman... Çünkü okuyup önyargılı filme girmek istemiyorum. Ilk izleyip kendi fikrimin olması lazım. Yoksa filmin ismi çıktı mı 9a inmez 8e.<br />
<br />
Benden bu kadar... Şimdi , O piti piti mimledim sizi...</div>
<div>
<br />
KUŞLARIN İZİNDE<br />
BİRPEMBESEVER<br />
Bir tutam karınca</div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-81175862185210375422017-12-13T17:17:00.000+00:002017-12-26T21:15:49.159+00:00Londra'da Yat PartisiSon zamanlarda işsiz halimle travel fotoğraflığına gönül verip bir kursa kayboldum (fotoğraf makinem bile yok) ileride kültür keşfetme yolculuğuna çıkınca lazım olur dedim? Derin sularda mı yüzüyorum bilmiyorum ama hayal kurmak da parayla değil. Ondan hariç bütün gün kitap okuyup kahve kültürüne takılıp kaldım İtalyan usulü evdeki Türk misali. Sinirkübü kardeşim son yıl psikoloji öğrencisi, kendilerinin dönem sonu ve Noel kutlaması için üniversite parti düzenlemiş benide davet etti, eksik kalmayayım katıldım. İlk yat parti deneyimim oldu. Pardon yat mı gemi miydi bilmiyorum. Sonuçta su üzerinde parti işte. Bu arada Türkçe yazı hatam varsa kusura bakmayın gün geçtikçe düzeltmeye çalışıyorum. <br />
<br />
Londra'da hava çok soğuk, yat partisi benim neyime deyip durup bir yandan söylene söylene gittim. Sinirkübün arkadaşları bizi ekti ve gelmediler yani yalanın dibini neden vurmak zorunda insanlar bilmiyorum. Tanımadığım bir sürü profesör, öğrenci, öğretmen doktorlarla gemi partimiz Temple Pier Londra'da kalktı. Herkes çok mütevazi, güler yüzlü birbirini tanımayanlar bile sahte gülücüklerle paslaşıyorlar, ben ise orda ki tek yaşlı gibi hissedip kendimi Kocan Kadar Konuş filmindeki Ezgi Mola' ya benzettim biran. Umarım dans pistinde düşmem demeye kalmadan herkes ısındı dans pistine içki döken dökene. Sonra öğretmenler de dahil geminin sallantısıyla düşen düşene. Dans etmeyenlerde sallantıya kapılıp dans ediyor bir şekil. Halil Sezai'nin dediği gibi 'kafası kendinden bile güzel' herkesin. Bunlar akıllı psikologlar ise o zaman ben içlerindeki tek manyağım.<br />
<br />
Londra köprüsünden, The shard, İngiliz Parlamentosunu ve London Eye geçerken ben kafamı pencereden ayıramıyorum çünkü taşıt tutması başladı bende ve midem bulanıyor :)) tam da zamanı sanki. Ergen mi olgun mu millet anlamadım. Kızın teki yerle mi yoksa duvarlarla mı dans ediyordu anlaşılmıyor. Bazen eğlence adı altında iğrenç görüntü kirliliği yaratıyorlar gerçekten. Atletli iç çamaşırlı kadınlar, eşofmanlı kapalı kızlar, mavi saçlı, kırmızı kazaklı ve yeşil pantolonu ile palyaço kılıklı profesörler, deli gibi dans eden şarhoşlar ve bir de çizgisini bozmayan güzel insanlar vardı. WC leri fare deliği kadar, kusmak için gidip, giydiğim tulumun fermuarını bozup ardından kapatabilene yarım metre çikolata vereceğim diye WC deki sarhoş kadınları kandırdım, 3-4 kişi bir yandan asıldılar fermuara. Ne yapsaydım yani :))<br />
<br />
Bira içine yarı su katan uyanık barmenleri unutmayacağım içip içip sarhoş olmadığımızı. Adamlar işi biliyor herkes gemide sallanıyor zaten yarısını da içseler mideleri bozulacak otomatik sarhoşsun. Arada bir dans edip sonra burada iyi bir kına gecesi olur aslında kızlara söylemek lazım diye planlar kurdum daha sonra ''ne işim var burada şuan pijamalarımla evde kahve içip kitap okumak varken'' diyorum ama heyyy kaptan kenara çek inecek var diyemiyorsun. Gemi partilerin en kötü yanı o olsa gerek, sıkıldığında nereye gideceksin 360 derecen su kaplı, sıkıyorsa atla. Parti bitti ama bembeyaz montumun üzerine yellozun teki kırmızı şarap dökmüş kesin WC dekilerden biriydi. Artık hakkını helal etsinler ne demeliyim... dünya küçük bir gün karşılaşırsak veririm çikolatalarını. Londra'nın yağmurunda ıslana ıslana eve geldik..Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-18394190373254505772017-11-11T17:31:00.002+00:002017-12-26T21:15:03.106+00:00Bir kaç günlük seyahetler...10-11 aydır sanırım hayatımın en çok gezisini yaptım sanırım 12-15 tane uçağa bindim. Gittiğim yerlerin çoğunu isteyerek, bazılarını zorunlu ve bir kaçını da isteksiz yaptım ama yerimde durmadım biliyorum. Bu yıl sanki üstümde 4-5 yıl geçmiş gibi hissediyorum. Bu kadar şey ne ara oldu bilmiyorum. Laylaylom gibi hayat karşıma ne çıkardıysa yaşadım. Bazen dalgaya karşı savaşmaktansa kendini suya bırakman gerek. Yazdıklarımdan hariç, Pafos/Kıbrıs, Liverpool, Birmingham, Almanya, Marmaris ve Manchester'a da gittim. Genelde bir kaç gün kaldığım için yazma gereği duymamıştım. Her yaşanan şey tecrübe ve sana katılan bir hayat dersi olduğuna inanıyorum. Karşımıza çıkan her şeyin bir sebebi olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden ne yazarsam o kalacak geriye. İçimde kalacağına dışımda kalsın. <br />
<br />
Aslında Pafos'a gitmeyi hayal bile etmemiştim. Zirvoş kuzene ayarla bir yerler hafta sonuna gidelim yeter ki İngiltere dışında olsun demiştim. İlk İspanya ya da İtalya olur dedi sonra kendimizi sabaha karşı Pafos'a giderken bulduk. Ani kararlarla yapılan şeylerin sorununu da çekmek zorunda kalıyor insan. Kıbrıs deyince aklıma Rum tarafı hiç gelmedi ki. Haritadan bile açıp nereye gidiyoruz diye bakmadım. Bu yüzden para biriminin Euro olma ihtimalini de düşünmedik. Gideceğimiz dakika öğrendik. Ama harika bir şehirdi, tek sorun kışın gittik yılın başında. Tatil yerine kışın giden üstelik Londra'dan 4 buçuk saat uçağı iki gün için çeken turistler olarak azıcık şoka uğrayan yerliler oldu. Sahil kenarı, Pafos kalesi, bar ve restoranları ve özellikle anında tutulup pişirilen balıkları çok güzeldi. İlk gün kaldığımız odada hem üşüdük hem de sebepsizce korktuğumuz için aile odasına değiştirdik. Yolları, direksiyonları aynı İngiltere gibi ters taraftaydı. O soğuk havada havuz başında montuyla şarap içen bir biz ve bize eşlik eden sokak kedileri vardı. Bu arada şaraba elma dilimi ve siyah üzüm katanları da ilk orda gördüm. Birde hayatımın en güzel organik portakal suyunu Pafos deniz başında içtim. Dikkatimi çeken şey ise İngiltere ve İskocya'dan Pafos'a temelli taşınan insanlar oldu. Bazıları evlenip gitmiş bazıları iş için kaldıklarını söylediler. Bana göre pahalı bir şehir bence, yoksa çok mu kazıklandık bilemiyorum. sadece iki gün kaldık, uzatmadığımız için pişman olduk ama bana çok büyük katkısı oldu o tatilin. Burası da bende kalsın. Ryanaır ile gittik, normalde uçak kahvelerini bir kahve kolik olarak sevmiyorum ama filtre kahvelerini beğendim. Uçak o kadar boştu ki sanki sadece 15 kişi falandı. Yol boyunca bol bol güldük, sohbet ettik ve Feyza Altun'un 'Kadının Fenni' kitabını okuduk. Farkında olmadan o kadar çok gülüyormuşuz ki yan tarafımızda oturan kadın kaş göz altından oflayıp pufladı. Haklı yani bizi çekmek zorunda değil ama bomboş uçak sanki başka yer yok dibimize girmiş. Gülmenin yada kahkaha atmanın başkalarını aşağılamadığın sürece kendi aranda yapılanını terbiyesiz bulmuyorum. Kimse için gülmekten vazgeçmem hiç kusura bakmasınlar. Son gecemiz elimdeki bozuk Euro paraları köşe başı dükkana verdim. Adam normal misiniz? diye sordu. Sanırım sarhoş olduğumuzu düşündü. Ya da bilmiyorum anormal miydik. Dönüşte uçağa binince Zirvoş kaş göz yaptı yan tarafımıza bak diyerek. Oh my God! Olamaz, oflayan puflayan Hindistanlı teyze tesadüf giderken de bizimle aynı uçakta hem de yine yanımızda tesadüfe bak. Allah'tan iki saatlik uykuyla sersem olduğumuz için Zirvoş bütün yol uyudu. Ben ise yine türbülans paniğine kapılıp defalarca kendisini uyandırdım. Gözünü aralayıp kemerini sıkıp 'bir şey olmaz' diyerek yine uyudu :)) inşallah ileride türbülanssız bir hava yolu keşfederler. <br />
<br />
Aradan bir hafta geçmeden Almanya'ya gittim. Akrabalar zorladı bana da fırsat oldu. Hamburg'a gittim gitmesine de aklımda bir sokak kaldı ismini hatırlamıyorum, hatırlamakta istemiyorum. Adamlar resmen açık açık yer altı işleri çeviriyorlar hem de yasal. Kendimi James Bond filmlerinde hissettim. Neyse işte gezilecek bir yermiş ama insan o kadar şey görünce masumiyet zihin nerde acaba diyor. Ondan hariç Alex diye bir yerde suya karşı yemek yiyip Alsted'de gezmek güzeldi. <br />
<br />
Birmingham'a üç yıldır görmediğim üniversite' de ev arkadaşımı ziyarete gittim. Kendisi Sudanlı ve bana hep Sudanlıların yemek yedikten sonra çok tembel olduğunu ve daha sofra kalkmadan yemek yer yemez uyuduklarını ya da uzandığını söylerdi. Ona bizim evde o doğduğumdan beri var diyemedim. Açık konuşmak gerekirse sanırım bir Birmingham şehrini beğenmedim sebebini bilmiyorum. Tek sevdiğim 'Clents Hill' diye bir tepeye çıktık. Manzarasına bayıldım. Ne zaman bir tepeye çıksam yaşadığımı hissediyorum. <br />
<br />
Liverpool ve Manchester'a da bir görüşme için gitmiştim. Belki ayrı yaşarım diye hayallere kapılıp gidiyorum sonra kendine gel sen kim ayrı yaşamak kim diyorum. Neeerrrrdeeee o günler. Evlenirsen ayrı yaşarsın diyen bir toplumdayız. O zamanda kocayla yaşıyorsun cicim diyemiyorsun işte... Liverpool çok canlı bir öğrenci şehri bence fakat Manchester daha güzel geldi gözüme. Koskoca şehir ve daha canlı. Tek sorun gece kızlar gerçekten resmen donu görülecek şekilde kısa giyiniyorlar. Yıllar önce daha çocukken yeni yılı kutlamaya Manchester'a gelmiştik ailece, o zamanda saat 00:00 olduğunda herkes anadan doğma sokakta koşmaya başlamıştı. Amacı neydi bilmiyorum ama gözlerimizi kapatıp 'çocuklar siz bakmayın' diyen toplumun kendileri bakması komikti :)) neyse işte Fanatik futbol seyreden değilim ama saha da maç ve gurupça maç seyretmeyi seviyorum. Manchester United FC ziyaret ettik, gay village diye LGBT destek amaçlı yapılan bir sokak vardı onu gezdik ve Çin kasabasına gittik. Çin yemeklerini de beğeniyorum. Sushi yemeye gittiğimde küçük bir çocuğun annesine ''biliyor musun sen benim en iyi arkadaşımsın'' dediğine şahit oldum. Evet anneler en iyi arkadaşlardı ama bunu sanırım en iyi çocuklar biliyordu. Büyüdükçe masumluğumuzdan eser kalmıyordu...<br />
<br />
Marmaris olayımızda ani oldu Zirvoş ve Sinirkübümle gittim. Thomson havayollarını ilk orda kullandım ve memnun kaldım. Bu arada gittiğim en ucuz tatil sanırım Marmaris oldu. 3 günlüğüne falan gittik. Deniz kum güneş güzeldi. En çok ta canlı müzik olan yerlere üzüldüm. Gece 12 den sonra yasaklanmış. Adamlar ne yapsın dışarda bekçi zabıtalara göz kulak olup ona göre açıyorlar dı sesi. Barlar sokağı vardı ama biz gitmedik amacımız zaten kafa dinlemekti. Dımtıs dımtısla işimiz yoktu. İnsanları iyiydi ama sanki biraz tuhaftı bir anlam veremedim nedense... <br />
<br />
Bundan sonra neler yapmak istediğimi henüz bilmiyorum, zaman gösterir halen spontane yaşayarak devam edeceğim ama sanırım bu yıl benden bu kadardı. Bir gün Türkiye'nin Doğu ve Karadeniz bölgelerini, Japonya, İzlanda, Hindistan ve Afrika gibi ülkeleri de ziyaret etmek istiyorum. Bunları lüks otellerde falan değil oranın kendi insanlarıyla yaşayarak kaldıkları yerlerde köy ve kasabalarında kalarak yaşam ve kültürlerini görerek yapmak istiyorum ama tek gitmeye cesaretim var mı bilmiyorum. Cesaretimi topladığım an sırt çantamı da toplayacağım... bunları yaşarken de paylaşacağım inşallah 😊😁Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-73840242559848088892017-10-14T16:05:00.000+00:002017-10-14T16:13:51.071+00:00Kanada'ya Neden Gittim?<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Hayalimde
her zaman bir Kanada sevdası vardı. Ne olursa olsun ben o ülkeyi görmeden
ölmeyeceğim diyordum. Hayaldir hayal de kalır sanırdım. Bir mart akşamı, dönüşü
olmayan bir bilet kestim. Hem akrabaları ve kuzenleri görürüm ve belki dönmemek
üzere orada yeni bir hayat başlatabilirim diye gittim. Aktarmalı uçak ile
Londra’dan ilk Toronto’ya sonra Montreal’e geçtim, hayatımın en uzun uçak
yolculuğu oldu. Ortalama 13 saat yoldaydım. Yolları seviyorum fakat uçak
yolculuğunu sevmiyorum. Ölümden başka bir şey düşünemiyorum bulutların
arasında. 20 den fazla uçak yolculuğu yapmışımdır belki ama ilk defa bir uçakta
wifi kullanabildim ve ilk defa bir havalimanında valiz ve bagajlardan çok kayak,
çadır ve kamping malzemeleri gördüm. Bütün dünya kayak yapmaya gelmiş gibiydi.
Çıkar çıkmaz Montreal’in büyük bir fırtınadan yeni kurtulduğunu ve her yerin
nerdeyse boyum kadar kar içinde olduğunu gördüm. Bu benim için bir ilkti. Her
arabanın kış ve yaz tekerlekleri var, her arabanın kar temizleme malzemesi var.
</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">İlk gün her şey
çok farklıydı, ilginçti sonra alıştım, uykucu kuzen sağ olsun uyanıkken her şeyi
anlatıyordu. Terrebone’da kaldım her yerde koskoca saray gibi evler var.
Küçükken izlediğim ’sihirli annem’ dizisindeki şatoyu anımsatıyordu çoğu.
O kadar büyük evde yaşayamam galiba, temizliği bile bir hafta sürüyor. En geniş
yolları orda gördüm ve birde park ettiklerinde arabaların kapılarını çoğunlukla
kilitlemiyor kimse. Sanırım hırsızlık oranı çok az, birbirlerine güveni ve
saygıları yüksek. Amerikan filmlerindeki gibi, sarı okul servisleri çocukları
kapıdan alıyor. Her evde değil ama kaldığım bölgede ki evlerin hepsinde
kaloriferler yer altında havalandırma kutucukları gibi yapışık, elbise
dolapları duvarların içinde. Elektrikli süpürgelerde aynı şekil, duvarda pürüz
gibi bir yerde hortum takıp çalıştırıyorlar ve bodrum katına pislikleri çekiyor.
Detayına kadar anlatıyorum çünkü dikkatimi çekmişti. Her evin önünde solaryum
ve havuz var. Tabi ben gittiğimde o kadar kar vardı ki erimesi haftalar aldı...
Havalar ısınmaya başlayınca insanlar evlerinin garajlarını Pazar tezgahı gibi
kurup elinde ve evinde olan eşyaları satışa sunuyorlar. Bu hoşuma gitmişti.
Her şeyden önce en çok insanları gerçekten çok iyi ve temiz kalpliler.</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Bir gece Montreal
merkeze nargile içmeye çıkmıştık (tabi ben yıllardır denememe rağmen içemiyorum
ama adı nargile olsun yeter işte). Park ederken arabanın tekerleğinin
patladığını fark ettik. O şekil hayatta geri dönemeyiz ben ve uykucu kuzende dahil
hiç tekerlek değiştirmeyi bilmiyoruz. Yolda geçen takım elbiseli bir adama ne
yapmamız gerektiğini sormaya kalmadan adam ‘’ben yaparım’’ diyerek o güzelim
takımla karlı buzlu kaldırıma çöktü eksi bilmem kaç derecede (benim dişlerime
kadar üşüdüğüm bir havada) tekerlek taktı. Dizleri falan ıslandı, biz mahcup
bir şekilde para uzattık almadı.. İsmini bile vermeden “beni sadece iyi bir
insan olarak anımsayın yeter dedi”... bence de insanlık ölmemişti..</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiyC39yOXm7rQ99A10ifCCMwJwVG4oUiKVRwxIxwGALh85Vo1sfYlE65oo9gcw1GQA6rt39_ZYi2fO4Mu-p9VIZKvD8QYg4ZvuM79JIteOF2CPw59ZRJ8PiES_JdkJtP78ZrNqrf3L8hs/s1600/IMG_2277.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="720" data-original-width="1280" height="179" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjiyC39yOXm7rQ99A10ifCCMwJwVG4oUiKVRwxIxwGALh85Vo1sfYlE65oo9gcw1GQA6rt39_ZYi2fO4Mu-p9VIZKvD8QYg4ZvuM79JIteOF2CPw59ZRJ8PiES_JdkJtP78ZrNqrf3L8hs/s320/IMG_2277.JPG" width="320" /></a><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Kanada’nın bazı
eyaletleri İngilizce bazıları ise Fransızca konuştuklarından, kuzenlerde Quebec
eyaletinde kaldığından Fransızca bilmediğim için biraz zorluğu oluyordu. Ana
dilim İngilizce olmamasına rağmen aksanım biraz bozuk olmasına rağmen
Kanadalıların çoğu İngiliz aksanı sevdiğinden dolayı duyunca durdurup iltifat
ediyorlardı. Ben ise Amerikan aksanını daha hoş buluyorum. Toronto ve
Ottowa'dada kaldım. Toronto’nun CN tower ve merkezi eski Amerikan filmlerini
anımsattı bana. Ottowa parlamentosunu ve koskoca gölünü gezdik. Birde öğrenci
hayatını azda olsa gördüm. Yeni arkadaşlar edindim. Malum oralarda bizim
kültürün düğünleri az olduğu için kızlar şans kınası yakıp kendi halimiz de
parti verdik, sabaha kadar güldük neye güldüğümüzü bilmeden. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Kanada’da ilk
defa tattığım yemekler tartare (çiğ et yada çiğ balıktan yapılıyor) ve et
fondü oldu. Et fondü beğendim fakat tartare beğendim mi bilmiyorum yani çiğ
olma düşüncesi biraz itici. Juliet's fondüde yediğimiz çikolatalı meyveleri
sanırım hiçbir yerde yemedim. Adamlar hakkını veriyor bence. Çikolata candır...
Toronto’da Jack Asford diye bir yerde yemek yemiştik kolanın içinden çıkan saç
hariç masa üzerindeki boyama sofralarına hayran kaldım. Yemekler hazırlanana
kadar yazıp çizip oyalanıyorsun işte... müşteri sıkılmasın diye güzel bir
fikir. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1FVCLxgJtpebihPQaw9h_aao3UUqCyzbSZlSBmGYT4WzKclAXQsP_GDkv9Lg5jD-eVZRJT4m7qzkWCHVEg3wNtgy-zsgT8zbf8qmiyu2tzQyTQbQI_ndwM8G4iF6QH1sR46dYOXLg65Q/s1600/IMG_1998.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1200" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi1FVCLxgJtpebihPQaw9h_aao3UUqCyzbSZlSBmGYT4WzKclAXQsP_GDkv9Lg5jD-eVZRJT4m7qzkWCHVEg3wNtgy-zsgT8zbf8qmiyu2tzQyTQbQI_ndwM8G4iF6QH1sR46dYOXLg65Q/s200/IMG_1998.JPG" width="150" /></a><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEie95o1AA00sUunU7FJ9EkD2f7_xpfHbXzqTtRDkDlpFtywT91P6IC6E1NakkidwUazz9xRrJuoq-aDpH8ZETvJ1yKt_8ZIaytzxv_8FnCzaMsoedAOITiT_bLTC35KY_C74k98V1m0lyw/s1600/IMG_1981.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1200" data-original-width="1600" height="150" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEie95o1AA00sUunU7FJ9EkD2f7_xpfHbXzqTtRDkDlpFtywT91P6IC6E1NakkidwUazz9xRrJuoq-aDpH8ZETvJ1yKt_8ZIaytzxv_8FnCzaMsoedAOITiT_bLTC35KY_C74k98V1m0lyw/s200/IMG_1981.JPG" width="200" /></a><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Bu arada Mount
Royal gördüğüm en güzel manzara ve St Joseph’s Orratory bugüne kadar gördüğüm
en güzel kilise oldu. Kiliseleri seviyorum, nedenini bilmiyorum ama bana huzur
veriyor. Çok inançlı insanlar kiliseye çıkarken yalın ayak yada dizlerinin
üzerinde merdivenlerden çıkarlarmış. Yağmur yağdığı için bunu deneyemedik.
Mount Royal’de ise muazzam bir görüntüsü var bütün Kanada ayaklarının altında.
Tek sorun laham gibi kokan kokarcalar her tarafta. Sana bulaşsa bir ömür o koku
üzerinde gitmez galiba. Arabalar bile kokusundan uzak dursun diye çarpmaktan
korkuyorlar. Pis kokularının domates suyuyla çıktığını söylediler ne kadar
doğru bilmiyorum. </span></span></div>
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Şener Şen’in
Hababam sınıfında bahsettiği o Montreal Olimpiyatına da uğramadan olmazdı </span></span><span lang="TR" style="font-family: "wingdings"; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-ascii-theme-font: minor-latin; mso-char-type: symbol; mso-hansi-font-family: Calibri; mso-hansi-theme-font: minor-latin; mso-symbol-font-family: Wingdings;"><span style="mso-char-type: symbol; mso-symbol-font-family: Wingdings;">J</span></span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";"> çok soğuktu ama değdi. Cirque de Soleil
maalesef kapalıydı ve göremedim. Çok büyük bir Kanada sirk topluluğu olduğundan
dolayı düzenlenmesi aylar sürüyordu. Gece eğlencesi olarak da en çok Salsateque
sevdim. Girişi ve içi harikaydı, insanlar çılgın gibi salsa dansı yapıyor...
dans yaptığımızı sanırdım onları görene kadar. İnsanları gerçekten çok
iyilerdi. Herkes herkesle dans ediyor ama kimse kimseye kötü bakmıyor. </span></span><br />
<br />
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Biliyorum çok
uzun yazı oldu ama ben bunu yaşamak için çok bekledim. 2 aydan sonra artık
ailemi ve yaşadığım yeri çok özledim. Tabi ki kuzenlerde yaşamak çok güzeldi
ama ait olduğum yeri özledim. Birde iş vizesine Londra’da iken başvurmam
gerekiyormuş bu yüzden işlere giremedim. Spontane kararla gitmenin kötü sonucu
bu olsa gerek. Tabi girseydim de oranın güzelliğine rağmen yaşayabilir miyim bilmiyorum.
Toplum içinde büyüdüm, insanları seviyorum (bazen nefret etsem bile) yalnız çok
ıssız bir yerde kalamam herhalde. Böylece Londra’ya geri döndüm. </span></span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Bu arada
Kanada’da akçaağaç şurubu (Maple syrup) çok meşhur adamlar bayraklarına bile yaprağını
koymuşlar siz düşünün artık. Her yemeğin ve her tatlının içine koyuyorlar. Ben
ise sadece tatlıların içinde beğendim. Şekerli omlet olur mu ya.!! Son olarak
bence en tatlı başbakan Kanada’nınki... </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , "sans-serif"; mso-ansi-language: TR;">😃<o:p></o:p></span>Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-29816076243792511302017-09-19T00:29:00.000+00:002017-09-19T00:29:28.882+00:00İnsanlar çok güzelİnsanlar çok güzel canısı,<br />
Bir yüzleri var bakınca nur saçıyor, bir de izleri var. Karda yürür gibi degil, çamurda fil yürür gibi bıraktıkları izleri..<br />
<br />
İnsanlar çok güzel canısı,<br />
Bir gülüşleri var ay ışığı gibi, bir de sönüşleri var mum ışığı gibi. Bir sağ elleri var dostunu tutan bir de sol elleri var düşmanına sarılan.<br />
<br />
İnsanlar çok güzel canısı,<br />
Bir ayağı sana, diğer ayağı hiç sanmadıklarına yürüyen. Bir yüzüne söyledikleri var gül bahçesi gibi, bir de arkandan sövdükleri var toz duman gibi.<br />
<br />
İnsanlar çok güzel canısı,<br />
Bir çift gözleri var doğruyla yanlışı, gerçek ile yalanı çorba yapmış önüne sunar gibi. Bir kalpleri var harese gibi, kanla tuz gibi tadına doyulmayan.<br />
<br />
İnsanlar var işte canısı ekşimiş sütten çıkmış ak kaşık gibi çok güzel insanlar var...Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-15597660489531805642017-08-22T17:07:00.000+00:002017-08-22T17:07:14.212+00:00Haydi Denize 😃
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Son zamanlarda
sanırım sadece ve sadece geziyorum. Tuhaf tarafı bıkmıyorum da</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😁
Son iki haftadır </span><span style="font-family: Calibri;"><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">Türkiye’deyim, </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">sanırım</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"> Londra’ya</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span style="font-family: Calibri;"><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">dönü</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">şüm biraz zor olacak o tempoya yeniden ayak uydurmak
zaman alacak. </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">En son sanırım
dört yıl önce ailece bir tatil yapmıştık. Ben yalnız çok gezdim ama bir daha bu
günleri göremiyebilirim diye ailece bir yaz tatili yapıp birde büyükleri
ziyaret edelim dedik. Deniz, kum ve güneş görünce kitap okumakdan usanıp
sadece tıka basa plajı dolduran insanları seyrettim ki eminim herkes yapıyor
bunu. Bence bizim toplumda bir halk plajı kültürü var ve hiç kimsede yok </span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😃</span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<u><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Her</span></span></u><u><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span></u><u><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: Calibri;">şezlongda farklı hayatlar</span></span></u></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Denize gitmek
isteyip de kuma ayaklarını sokunca huylanıp çoraplarla giren erkeklerden,
birasını soğuk tutmak için kumu nerdeyse yarım metre tırnaklarıyla açan tatlı
amcalardan , çocuğunun altını hangi köşede açacağım diye uğraşan ebeveynlerden ve
hangi kuşa asılmalıyım diye kafasını leş kargası gibi çıkartmış etrafı süzen soytarısından
kaynıyor. <o:p></o:p></span></span></div>
<u><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Denizde
Tıkanan kısım<o:p></o:p></span></span></u><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Ah birde şu balık
etli güzel bayanlarımız yokmu (tırnak işareti içinde söylüyorum onlar şişko
değiller cicim) ama yine de plajda zayıf görünmek İçin ne çaba gösteriyorlardır
eminim. Şahsen ben gidince aç gitsem daha zayıf gozukebilirmiyim acaba diye
düşünüyorum sanki seçmeli en zayıfları en fitleri koymuşlar o kumsallara.. herkes
bir yarışta “İnşallah o zayıflar denizde kaybolup köpek balıklarına yem
olursunuz diyeceğim de o kuru kemikli halinizle balıkcağızda aç kalacak yazık!”
Ben ayağa kalkana kadar işkence çekiyorum zaten o kumun içinde çikolatalı sosa
bandırılmış havuç topları gibi hissediyorum... ayva gibi önde giden göbeği içe
ceke ceke denize girsem tamamdır sonra sal gitsin... Aslında denize degilde
kumsalda tıkanmaya gidiyoruz... bende ve SENDE dahil </span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😁😁
</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">burda</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">kalkıp da</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> sosyetik
</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">gibi ben öyle değilim deme, çıkınca</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">yine</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">yicez</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">yani</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;">...</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;"> domates</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">börek</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">bisküvi ne ararsan var canım. Açık hava ‘yemek
ve göbek yarışması’ gibi bir durumdasın. Yemek</span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">istemesen bile şeytan işbaşında, baş ucuna
esnafı yollamış “Simitçiiiiiiiiiğğğğhhhh, gözleme ayran ister misin ablaaaa,
sucuuuuuu geldiğğğhhhh, mısırcıııııı, kaynamış varrrrrr abi mısır verim mi?”
diye dibinde yürüyorlar... yemede göreyim...!! Ama işlerini çok iyi yapıyorlar
helal olsun 40°C güneşin altında saatlerce yürümek ne demek! Ben 20 dakika
kalamıyorum. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<u><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Vücut yarıştıran
kısım</span></span></u></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">Şu bir yerlerine kum
girmesin zarar gelmesin diye botokslu dudaklarıyla kıvranan Lewis Vitton
çantasını başucunda tutan Adriana Lima gibi görünmeye çalışan kızceğizleride anlamıyorum
yani denizdesin cicimmmmm o kum daha nerelerine girecek senin
tovbestafurullah... orasını burasını temizlemekden tadını çıkaramıyorlar yani...
(hiç kıskanmıyorum sizi süslü pakizeler). İtiraf ediyorum bende kumdan
kaçıyorum azbuçuk ama kum içinden çıkamayanlardan olmak isterdim</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"> çünkü zaten topu topu 10 dakika suda
kalıp onuda gözüme kaçan tuzu temizlemekle uğraşıyorum</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">. Neyse işte, bu bahsettiklerim genelde koyu yeşil bikini giyerler bende
bilmiyorum nedendir acaba... galiba bronz olunca ekstra güzel görünüyorlar. </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">Bu zengin bebelerin <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>bir de erkek kısmı var. Omuz yarıştırıyorlar
sanki kafasını dikmiş, omuzları yarım metre geriden gelen horoz gibi
yuruyenlerden bahsediyorum, parmak arası terlikleri bile markalı ama bedava
halk plajına gelip boy gösterisi yapıp yan tarafında kendi halinde tavla
oynayan amcaları beğenmezler, sanki kendileri ömür boyu öyle kalacaklar. Madem
bu kadar zenginsin halk plajına gelip de burun kıvırma ona buna yada adam
gibi güneşlen dimi..ayhhh neyse gerildim.</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<u><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">Neneler ve
dedeler</span></span></u></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: Calibri;">En güzel kısımı
bence torun sahibi olmuş emekli çiftler o sandalye ve şemsiyeleri bir de elinde
çekirdekleri üç lafından ikisi torunlarının hal ve hareketlerini anlatıp birde
2 yaşındaki çocuk taklitini yapıp kıkırdaşmaları. Acaba ben nasıl olucam,
inşallah bu kısımdaki gibi olurum </span></span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😊 </span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: Calibri;"><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">Benim
gözlemlediklerim bunlar sizin de varsa paylaşmak istedikleriniz yoruma
bırakabilirsiniz...</span><span lang="TR" style="font-family: "Segoe UI Symbol",sans-serif; mso-ansi-language: TR;"><o:p></o:p></span></span></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-22948215502326228552017-08-12T23:01:00.005+00:002017-12-26T21:19:40.183+00:00Yalnız tatil nasıl olurmuş...Sürpriz hayat şartlarımın bana çizdiği kaderden sonra yada kaderin bana çizdiği sürpriz hayatımdan sonra diyeyim, son iş günüm "nede olsa hepimiz öleceğiz, hayat çok boş yediğim içtiğim yaşadıklarım bana kalacak sonuçta, o zaman istediğim gibi yaşamalıyım" diyerek spontane bir kararla yine Londra'dan kaçıp gidesim geldi. Tabi ki Londra'yı seviyorum ama bazen gerçekten boğucu bir havası var sanırım bazen insanları gibi. 5 dakika içinde yine PC başına geçtim ve Kaç-Kurtul şehrine ( Newcastle-Upon Tyne) bilet aldım. Daha önce Sinirküpüm'le oraya gittiğim için en azından yalnız kalıpta bildiğim yer olsun dedim.<br />
<br />
Eve geçip bir sırt çantasına ne bulduysam onu koydum (10 yaşımdan beri kendimle dağ bayır taşıdığım ayıcık dahil). Benim ki ne kafaysa anlamadım tamam yalnızlığı seviyorum da ilk defa yalnız başıma tam 4 gün ne yapmayı umut ediyordum acaba bilmiyorum. Çatlak kararımı babamda onayladı (sağ olsun da biraz şok olmadım desem yalan olur) üstelik ''başka şehir az gelir istersen başka ülkeye git'' demişti, alay ediyordu bilmiyorum ama ''fırsat bu fırsat söz bir kez ağızdan çıktı'' diyerek ben onu da değerlendirdim ve başka ülkeleri de ziyaret ettim (bunları da bir gün yazacağım). Neyse koştur koştur Victoria station yol aldım. Ne psikolojiyle gidiyorum bilmiyorum ama niçin gittiğimi biliyordum... İnsanlardan biran tiksindim oysa çok severken...eminim herkes yaşamıştır,sanki gittiğim yerde insan olmayacaktı :)) tabi o zamanlar çevre göz önünde hayvanat bahçesi gibi oluyor, yılanından, 3 maymunu oynayanından, timsahından ve sinsi tilki sinden hepsi gözünün önüne geldiği için gitmek huzur veriyor. Sizi bilmem ama ben yollarda huzur buluyorum özellikle kara yolculuğunu demiş miydim? kulağımda kulaklık Sezen Aksu'dan 'İşte Gidiyorum bir şey demeden', sonra Kıraç'tan 'Çayır Çimen Geze Geze' diye cam kenarı düşlerine dalmak en huzur veren şeylerden biri herhalde. İnşallah 100 yaşında bu duyguyu halen hissedebilirim tabii o zamana kadar yaşarsam.<br />
<br />
Trene atladım gidiyorum gecenin bir vakti, nedense bu psiko kafayı gece buluyorum hep.Bir<br />
genç dileniyordu, elimde olanları çıkartıp verirken bir sürü dua etti (gece duası da aldım artık bana hiç bir şey olmaz ohh mis diyordum ki) aklıma yemek geldi ve kendisine ''aç mısın?'' diye sordum ''ne var?'' dedi. El çantasında ne olabilirdi anlamadım. Elma verdim ''elma sevmiyorum başka bir şey yok mu, sandviç çeşitleri?'' diye sordu. Bende elma sevmiyorum ama sanırım aç olsam yerim. Bir breakfast bar bulup uzatıp ''maalesef yürüyen bir a'la carte restaurantı değilim sadece bunlar var menüde'' dediğimde tuhaf tuhaf bakıp kabullenip yedi ve çöpünü de koltuğa attı ÖKÜZZZ. Tabi bir yandan korkuyorum ama acayip sinir oldum, yardım etme isteğimin içine etti. biran önce şu lanet trenden inmeyi bekleyemiyorum, bir de acayip çooooookkk konuşuyor susmak bilmedi, derdime mi yanayım onun üniversite bitirip dışarıda kalmasına mı anlamadım ki bence çoğunu salladı. Neyse ki benden önce indi, üstelik ardından çöpünü bıraktı.. tabii temizledim sonuçta üzerimde bir duygusal psiko havası var temizlikçilere yazık diyerek neredeyse ona bile ağlayacağım (tabii ki ağlamadım alerjim var hiç çekemem o suratı).<br />
<br />
5 dakikada bilet aldım gidiyorum da ''NEREYE GİDİYORDUM?'' Kalacak yerim yok!! sonradan fark ettim otel ayarlamayı unutmuşum, akıl mı bıraktılar ne yapayım? Yer altında trende internet de çekmiyor. Oh my God, ben de dışarıda evsiz kalacağım az önceki adam gibi, etme bulma dünyası bu bir karma bence,içimde adama saydırdım diye Allah belamı verdi herhalde şuan diyordum. Ha bu arada Karma denen o şeye inanıyorum. Herkes yaşattığını elbet bir gün çekecek ve sonra ölecek.. Neyse ki öyle olmadı otobüse biner binmez onu da hallettim inşallah erken check-in yapabilirim "lutfen Allahım sokakta kalmayayım o soğukta donarak ölmek istemiyorum" Martın ilk günü ama her yer buz sanki kemiklerime kadar üşüyorum ruhsuz gibiyim... Neyse erken check-in yaptım ama öğlene kadar en alt katta berbat bir odadaydım, yerinden memnun olmayan hamster gibi debelenip durdum. Zaten yorgunum sonra üstüne tam uykuya dalmışken yerimden sıçrayıp kapı kolunu çekiştirdiği mi hatırlıyorum 'lanetler çalışma var diye yangın alarmını yanlışlıkla açmışlar' sanki otelde değil beyin hücrelerimde çalıyordu o zil. Bu sefer donarak değil yanarak öleceğim hissine kapılıp kendimi resepsiyonda kadınla tartışırken buldum. Sonunda odam değişti... hemde koskocaman bir şey sonrada kocaman yerlerden korktuğumu hatırladım artık yapacak başka bir şey yok yat zıbar dedim.<br />
<br />
"Allahım dünya varmış" diye diğer gün uyandım. istediğim saatte uyuyup uyanıyorum "süper amazing yani kendi uykumun sorumlusuyum" Kahvaltı yapamayacak mısın? öğlen oldu diye bağıran bir anne baba yok (zaten genelde bizim kültür de saat 9 ise 12 oldu derler), iş yok, eş yok, arkadaş yok, hayvanat bahçem yok. Fakat arayan arayana telefon susmak bilmiyor. Bir de 25 yaşıma gelip de ilk açtığım sosyal medya hesabımla ( @ellysjourney_ ) ugraşıyorum. Görmemişin bir instagramı olmuş ne yapsaydım bende her özelliğini öğrenmeye çalışarak neredeyse akşam ettim ilk günü. Güya insanlardan uzağa gitmişim yani... oysa herkesin ne yaptığını, ne yediğini kim kime laf sokmuş, kara Fatma kime top atmış, beyaz Hatice kime kime dalmış teker teker okudum. Birde arkasından saydırıp ta evine ziyarete gelenler, misafirperverliğini göstermeye çalışan iyi ev sahibi rolü oynayan 'canımla aşkımla çayyy keyfsss' yazan hikayelerden geçtim. Sonra ki günler her gün ayaklarımda derman kalmayana kadar gezdim... Birde yağmurlu fırtınalı bir havada sahil kenarına gitmek istedim internetten en yakın sahili Tynmouth Beach bulup gittim. Sanırım yoldan geçen arabalar ''sahildeki deli'' diye görüyorlardı çünkü yağmurlu havada benden başka kimse yoktu ama 'The View' de içtiğim çay ve o harika manzaraya değdi..<br />
<br />
Sinirkübü'münde dediği gibi ''yanlızlığa fazla alışma Elly'' yalnız mutlu oluyorum ama sanırım yalnızlığa alışmak kötü bir şey gerçekten çünkü tek doğdum ama yalnız ölmek istemem (içimden bazen 95inde olan, torunu bile kapısını çalmayan bir amcanın feryadı çıkıyor ne yapayım). Olsun ya yine de yaşamak güzel keyfsss...!!<br />
<br />
<br />
<br />Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-79911185703866839542017-08-04T02:50:00.000+00:002017-12-26T21:20:00.366+00:00Spontane Kacış- Newcastle Upon Tyne<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Ben bu şehiri
Kaç-kurtul şehiri diye adlandirim bence.. En azından ben öyle tanıştım.. Bir
gün Londra’da Covent Garden’a gezmeye gitmiştik kuzenle, maşallah saçları iki metre
arkadan takip ediyor bizi Rapunzel gibi, Rapunz diyorum. Gayet güzel yedik
içtik ve kozmetik mağazasında saatlerce şu kontür denen biz kızların yüzünden
eksik olmayan malzemeyi almak için palyaçodan farkımız kalmadı (bence biz
makyajı en çok duygularımızı kapatmak için yapıyoruz kabul edin, ben yanaklarım her şeye kızardığı
için artık bir pancar gibi görünmek istemediğimden sürmeye başlamıştım, diğerlerini
bilemem). </span></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Neyse, eve
dönüşte böyle bana geldiler yine (tabi hiç gitmiyorlar ki</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😁)
</span><span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">dı</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">şarda olduğum yerde bilet aradım olabildiğince en uzak şehire ‘kendimdenmi
yoksa insanlardanmı kaçıyordum bilmiyorum’. Tabi Rapunzcum “saçmalama gecenin
yarısı, yarın git, gel bize gidelim” diyor ama kafama koydum yani tutamaz
kimse. </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">Çok</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">güzel</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">zamanlardan geçmiyordum, ilk nasıl gittim Kaç-Kurtul’a
hatırlamak istemiyorum ama gittiğime değdi orda çok eğlenmiştik. Evet eğlenmiştik
diyorum çünkü kendimle beraber Sinirkübümü’de götürdüm yani kardeşimi. Her şeye
oflayıp puflayan, içinde hiçbir şey tutmayan, dobralığından taviz vermeyen, durduk
yere alınan ama saatlerce beni dinleyip en büyük saçmalıklarıma ayak uyduran tek
insan. Ha birde ailede birine organ lazım olursa bir tek bana bağışlayacağına sözü
var (umarım lazım olmaz </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😁, </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">yada sırf almak için organımımı bozsam bilemedim</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😈).
</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Neyse</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">, </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Victoria</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Station</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">’</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";"> de gece bilmem kaçda otobüs kalkacak, nerdeyse
7 saatlik bir yol. Sinirkübüm tabi hemen atladı yola, Rapunz’da bana aceleyle birşeyler
doldurmuş bohçaya maşallah tel tokasın dan hıyarına kadar var (sanırsın gurbete
gidip dönmicem altı üstü 2,3gün). Kendimi Salako’da Salo ile kaçan Emine gibi
hissettim bir</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">an. ‘Oh
My God baby resmen kaçıyordum keşke habersiz gitseymişiz daha tadı olurdu,
demek kaçmak böyle bir şey diyordum taa ki Kaç-kurtul’a bidaha ki gidişime
kadar (bunuda yazıcam). <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgoBdBB2yGL-oSXgdaTuoli5PIGR3b35Axp5vp2n7-8gtsWrSWgNsdyWtKUCkV354WZ37bm363y-bvABg2pr5kUDePEtfALZf_EgwyMKSQ2iOPJWvkH4W2xPDz02de4McBq3FbQhIIb8OA/s1600/IMG_7143.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="901" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgoBdBB2yGL-oSXgdaTuoli5PIGR3b35Axp5vp2n7-8gtsWrSWgNsdyWtKUCkV354WZ37bm363y-bvABg2pr5kUDePEtfALZf_EgwyMKSQ2iOPJWvkH4W2xPDz02de4McBq3FbQhIIb8OA/s200/IMG_7143.JPG" width="112" /></a><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Yolda giderken hikayeme
ve bana eşlik eden henüz yüz yüze tanışamadığım (umarım yakında oda olacak) dik
ve güçlü bir arkadaşımla ben ona Büşü diyorum, bol bol yazıştık ve kaç şarkı
dinledim bilmiyorum, yanımdakiyle sohbetde edemiyoruz, saolsun Sinirkübüm bir
ağzını açıyor bütün otobüs ayaklanıyor resmen. Üstüne birde tombili şoförden
azar işittik “millet uyuyor” diye.. ‘çok da tın yani, ben uyanıksam herkes uyansın
bana ne’. Tabi ki öyle demedim, pısırık kedi gibi uslu uslu devam ettik. Yolda
bizi bir atsa kaç km eve uzağız bilmiyorum, kurda kuşa yem olamam ‘hayallerim
var daha’. Neyse sabaha karşı vardık, alelacele tuttuğumuz ‘Sleeperz’ hotele
yerleştik. Gayet güzeldi tavsiye ederim. Hilton’u tutmaz ama idare edin işte,
iyi ağırlandık erken checkin yaptık. Sabah uyandığımızda (aslında öğlendi çünkü
kış uykusuna yattık resmen) Googlemap saolsun, yolyordam bilmeden biraz
dolaştık ve bol bol yedik, zaten yolculuk ve tatil deyince yemeden başka bir
şey gelmiyor aklıma bence bizim çoğu toplum öyle</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😁.
</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Millet yaşamak için yer, ben
yemek için yaşıyorum.. Allah</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">eli</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">yazmak</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">için</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">a</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">ğzı yemek için
vermiş napim. Hamur işleri olmasında gerisi babam çıksa denizden yerim herhalde..
şu yiyip yiyip kilo almayan kızlara da deli oluyorum torpilli felanmı doğdunuz
o kaloriler nerenize giriyor yellozlar... tamam yani açık açık kıskanıyorum
napim </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😃 (</span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Allah’ım</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">ne</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">olur</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">reenkarnasyon diye bir şey varsa bidahakine cifte torpilli
doğayım, Aminnnnnn yada bence insan olarak doğmayım başka varlık falan olayım).
</span></span> </div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZQqI9iVfoL9tFKK_WfDtWXPRHCxngc9NPgyMOT5BooNjVGPj9I4yM7_dE7NRhwojZEHHDHXF_km2ZcNNlM6eORtjijJXoZuCK4sOxlwtU2l_4B_0BtYMpXhPGzcCP77jZYHFofI1BTW4/s1600/IMG_7239.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1600" data-original-width="1600" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZQqI9iVfoL9tFKK_WfDtWXPRHCxngc9NPgyMOT5BooNjVGPj9I4yM7_dE7NRhwojZEHHDHXF_km2ZcNNlM6eORtjijJXoZuCK4sOxlwtU2l_4B_0BtYMpXhPGzcCP77jZYHFofI1BTW4/s200/IMG_7239.JPG" width="200" /></a></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Neyse işte, ben
bu Kaç-kurtul’a bayıldım. Ocak ayı olmasına rağmen temiz bir havası vardı ve çok
güzel bir köprüsü var ‘Tyne Bridge’. Quayside’da dolaşıp, bol bol resim çekip
birde Newcastle Castle girdik, sonra Grey Street’ de dolaştık, mağaza mağaza, ‘biz
kızlar bence nereye gitsek o magazalara girmezsek kurtlanırız ya da uyuz felan
oluruz’. Sanki yıllık kalacak gibi birkez okuyup attığım magazinlerle doldurdum
elimi taaki Sinirkübüm ters ters kaşlarını catıp kafasını sallayana kadar. Sonra
boyama kitapları falan aldım hangi yetişkin hotel de oturup boya yapacak sanki
bilmiyorum. O boyama kitapları aylarca benimle dolaşıp Kanada’ya bile gitti, içimden
bazen 90 larda TRT’de oynayan bir Bob Ross çıkıcak gibi oluyor sonra geçiyor.
Whetherspoons’de ve Nandos'da birşeyler yedik sonra nedense bir halk müziği dinleyip
efkarlanmak istedim ne alakaysa.. zaten bence insan efkarlanmak isterse su ile bile sarhoş
olanını gördüm... İnternet’ten yakın Türk restaurantlarını aradık... "Allah’ım ne
olur Türkçe canlı müzik olsun, hatta Türkü falan söylesinler" diyorum... yani İngiltere’nin
bir ucundayız, İskoçya’ ya yakın, adamlar Türk restaurant yapmış bir canlı müzikleri
eksikdi sanki... keyfe gelllll ne kafaysa benimki... arayan mevlasınıda bulur
belasınıda diyorlar ya... işte bende canlısını olmasa da ölüsünü buldum o müziğin.
biyandan Büşü’ye mesaj atıyorum... bana “fasıl damısın?”dedi... Fasıl ne ki? Bana
anliyacağım dilden gelin diye düşünürken bir kelime daha öğrendim diye seviniyorum
saolsun Türkçesiyle. Restauranta sonunda girdik sadece ama sadece bir Türk kahvesi içmek
için girmiştik...<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEga2fO5Qp8doOQTgOYdJ-A2JwXVg7eOZJhYh_ykE0thOIBgbT6pQcvAFeEiuChknYhHD5lXBDf7docOjXLNeh7dIZ-rT3pxnT2fpvx7aQEPP8mlm_rf288ug28OxTFn382UoCfQgMuzulg/s1600/IMG_7242.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="900" data-original-width="1600" height="111" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEga2fO5Qp8doOQTgOYdJ-A2JwXVg7eOZJhYh_ykE0thOIBgbT6pQcvAFeEiuChknYhHD5lXBDf7docOjXLNeh7dIZ-rT3pxnT2fpvx7aQEPP8mlm_rf288ug28OxTFn382UoCfQgMuzulg/s200/IMG_7242.JPG" width="200" /></a><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Sonrası mı? Ne
sen sor ne ben söyleyeyim... ‘Sinirkübüm büyümüşte ablasıyla 35lik rakıyamı eşlik edermiş?’
Diye yanak sıkıyordum... Rakıyı nerden bulduk diye sormayın... bide evet
sanırım şişede durduğu gibi olmuyormuş çünkü çok daha güzeli oluyormuş. “oh
yeah baby şişe shaking, kafa making”. İlk defa böyle abla kardeş oturup rakı
balık yaptık (pardon balık yoktu, çünkü daha öncesinde öküz gibi yemiştik, balık
sığmadı ama bidahakine inşallah</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😃). </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Ha</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">bu</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">arada</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">içip</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;"> </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">içip s...çanlarıda anlamıyorum, diğer gün “ayhhhhh
höööçççbürrrşeyyy hautirlamüyorooom canım” diyenlere de pek inanmıyorum. Ya ben
yaşamadım ki umarım hiç yaşamam, yada gerçekten öyle bir şey yok. Daha sonra hotel’e
gidene kadar güldük birde saçmasapan pozlar vermişim o surat ne öyle ıyhhh olamaz,
ölsem de hortlarım gibi bakmışım... asansöre yapışık yapışık tövbest....<o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSmnq0Ocvzt-CRaQhHDi7iKCokFiVRTlzVBrtifDSQY9UreW6Jj3nrzw4dmJhyp3H44XRANLyVpO6TelsqibTh5XND4ZuQceQ3Nc-4XwvwR58q-Jg9jSFHIIXnPCR64TcKs9dajLBE_-8/s1600/IMG_7160.JPG" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="966" data-original-width="1288" height="150" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSmnq0Ocvzt-CRaQhHDi7iKCokFiVRTlzVBrtifDSQY9UreW6Jj3nrzw4dmJhyp3H44XRANLyVpO6TelsqibTh5XND4ZuQceQ3Nc-4XwvwR58q-Jg9jSFHIIXnPCR64TcKs9dajLBE_-8/s200/IMG_7160.JPG" width="200" /></a><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">O boyama
kitaplarımı? Hiç boyanmadı... Magazinler mi? Yok canım ne magazini öyle bir şey
hatırlamıyorum...Princess Kate çocuğuna hangi bakıcıyı tutmuş, Katie Price, Kieranla
ne yapmışsa yapmış çok ta tın... Kendi hayatımı daha okumam lazım diyerek
bisürü düşündüm işte.. çok çok düşündüm... bu sefer uzay ve gezegenleri
değil... Ben bu gezegende neden varım diye düşündüm...</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Tabiki gülümsemek
için </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; mso-ansi-language: TR;">😁 </span><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Beraber gülelim mi?<o:p></o:p></span></span></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-29181120095078596662017-08-02T01:52:00.001+00:002017-08-02T02:13:19.558+00:00Hakkımda 3 - Korkularım/Hobilerim & Blog açma sebeblerim<br />
<span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;">Doğal afetlerden
özellikle deprem ve şimşeklerden, örümceklerden ve bir de çift karakterli hatta
üç dört karakterli insanlardan nefret ediyorum. İnsan demişken, aslında
insanları çok seviyorum fakat sadece hayvanlara güveniyorum, en azından yılanın
soktuğunu, köpeğin havladığını biliyoruz. En güzel hobim gülümsemek (yada gülümsemek
için sebeb aramak) ve yazı yazmak. Ondan hariç saatlerce yürümeyi, gerçek hayat
hikayelerini dinlemeyi, kitap okumayı, kokulu mumları, Türkçe slow ve rock müziklerini
(bilmediğim halde avazım cıkana kadar eşlik etmeyi) seviyorum. Ha birde tavanla
dertleşiyorum eminim bunu yapan tek ben değilim. En iyi arkadaşım kendi gölgem
ve tek kötü alışkanlığım ya da en büyük huzurum diyim ‘kahve’ bağımlısı olmak. Kahvesiz
bir hayat düşünemiyorum. Etiyop’yada kahve ağacını ilk keşfeden herkimse Allah
razı olsun. </span><o:p></o:p></span><br />
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Kücüklükten beri
yazmayı seviyorum, artık içimde değil dışımda kalsın istiyorum. En büyük
hayalim, ufak seyahatlerle birçok ülke ve şehir gezmek, gezerken de her yerin
bir parça kültürünü keşfetmek. 15 yaşımda huzur evinde gönüllü çalışırken, yaşlı
bir ninenin oturup bana anlattığı hayat hikayesini dinlemiştim. Diğer gün
gittiğimde suratıma bakıp “sen kimsin?” demişti. Gülsemmi ağlasammı bilemedim. Anlayacağınız
bende bir gün yaşlı bir bunak olursam (umarım ele ayağa düşmeden ölürüm Allah’ım)
<span style="mso-spacerun: yes;"> </span>gezdiğim, gördüğüm, güldüğüm ve başımdan
geçen anılarımın kısacası hayat serüvenimin dünyaya kendi kalemimden bir kaydı
olsun istiyorum... tabii beni buna en çok teşvik eden bir dakikası diğerine uymayan,
‘blog aç blog aç’ diye tutturan, enerjisi bitmek tükenmek bilmeyen zirvelerden
inmeyen ‘Zirvoş’ diye adlandırdığım kuzenimin katkısıda büyük.</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Spontane kararlarla
yaşamayı seviyorum. Planlı yaşayıp hayal kırıklarını toplamaktansa plansız
yaşamayı tercih ediyorum. Birde mucizelere inanıyorum. Henüz başıma gelmedi ama
elbet bir gün gelir. Hayatı alaya almıyorum ama halaya alıyorum. O’mu başı
çekiyor benmi bilmiyorum ama herhalükarda içinde oynamakdan zevk alıyorum. Sizi
de davet ediyorum...!<o:p></o:p></span></span></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-30530613683107188922017-08-02T01:38:00.000+00:002017-08-02T01:43:13.634+00:00Hakkımda 2 - Londra'da hayatım<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "calibri";"><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> 9,10
yaşlarında ailemle geldim Londra'ya. Orta
okul, college (lise) ve üniversiteyi' de burada bitirdim. Ufak
</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">bir</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">İngiliz</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> kasabasında </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ilk</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">birkaç</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yıl</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">geçirdiğimiz</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">için</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">, </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">okul</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">içi</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">zorbalık</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">, ırkçılık </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ve</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">psikolojik</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">şiddete</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">maruz</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">kalmıştım</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">Pes</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">etmicekdim, etmedim
de.. Yer ve okul değişikliğinden sonra her şey düzeldi. <o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Ergenlik dönemlerim en manyak zamanlarımdı herhalde </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;">😁 </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">her bir</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">b...ka</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ba</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">ğırıp, bazen
kabadayı, bazen pısırık bir kedi gibi olduğum bir dakikamın bir dakikama
uymadığı anlamsız ama komik zamanlardı. O zamanlar tabii gücün bir tek ailene
yetiyor ne desen alttan alıyorlar ailenin ağası gibi felansın (her ailede öyle
mi bilmiyorum). Bazen de 7/24 saat gülerdik. İnşallah bunun
acısını ileride çocuklarım benden çıkarmaz. Ergenliğide dolu dolu yaşadım
bence. Fazla hayalperesttim ama kim değildiki... makyaj yaparken Türkan Şoray’ın
kızı yada Queen Elizabeth’in torunuymuşuz gibi düşünüp, aslında Bülent Ersoy’u anımsatan
halimizle dışarı çıkardık. Ütüyle düzleştirilmiş, ufosundan yeni inmiş uzaylı
saçımızla (o zaman modaydı, Avrupa yakası dizisinde Makbule'nin düz saçlı hali) Londra sokaklarında tur atıp otobüsten otobüse atlayan, doğum günü
partilerini evde yaparak kendini ‘cool’ sanan harika detaydık işte. Hafta sonu
derslerine, saz kursuna, spor ve folklor yarışmalarına katılıp, sonra bunalıma girip
defalarca bırakıp yeniden başladığım oldu. </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"><o:p></o:p></span></span></div>
<br />
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">Üniversiteyi </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">ne kadar
Londra dışında aileden uzakta </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">okumak</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">istesem de (eminim her genç bunu istemiştir) yine babamın
isteği üzerine Londra'da okudum. Üniversite yıllarımın ilk yılı ailemle </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">kalıp</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">isyan edip saatlerce yol gidip migren
</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">çekerken</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yine de</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">kendi</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ayaklarımın</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">üstünde</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">kalıcam</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> diyerek 1 gün garsonluk </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yapıp</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> 6 gün </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ağrısını</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">cekiyordum ‘inat
işte’. Üniversitenin</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">son iki </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yılını</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> ev tutup ayrı </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">kalmaya</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ikna</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ettim</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ama</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">tabi</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">bide</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> bana </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">sorun</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">…. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">Eve</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">çıktım</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">.. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">İlk</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">zamanlar</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">‘yes baby! Dünya
varmış vippiii dımçıkı, dımçıkı dımçıkı diye g..t kadar odamda iki su kamplumbağalarımla
dans edip, üniversite kütüphanesinde sabahlara kadar arkadaşlarla ders yapıp, yetmemiş
gibi fitness derslerine katılıp sonra gece gündüz dışardan fast food yiyip 9
ayda 12 kilo aldım </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;">😂 </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">hayat</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">bana</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">güzeldi</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;">. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Birçok</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">insanla</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">tanı</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">ştım, bir sürü yer gezdim, en büyük avantajım multikültürel bir arkadaş çevresi
edinip her kültürden birşeyler öğrenmek oldu... tabi sonra ‘akrabalarını seçme
fırsatın yok, ama arkadaşlarını seçme şansın var’ diyerekden beğenmediklerimi
hayatımdan silmiştim. Kendime baktığım yetmiyor gibi kaplumbağalarımada güzel
bir hayat sunmaya çalışıyordum... Daha sonra birini kaybettim, ona da mezar yapmak
istemiştim, ev arkadaşım Hindu muydu, Buddhist mi bilmiyorum kendisi hallederiz
deyince “kapluşum acaba onların kültürüne goremi gömülecek” diye düşünmüştüm.
Sanki ben çok iyi biliyorum </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;">😁</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: "calibri";">. </span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;"><span style="font-family: "calibri";">Daha evden ayrılalı üç ay olmuşken, fare deliği kadar olan öğrenci odama
hırsız girdi... geri zekalılar, tshirtlerime, pantolonlarıma kadar götürmüşlerdide
yatak yüzlerimden ne istediler acaba. Allahtan kapluşlarım yaşıyordu.
Kapluşlarımın dili olsa da söylese. Neyse ki sonra taşındım, yalnız başıma ev
taşıdım hayatta kalırmıyım bir daha orda, hemde otobüslerde sürüne, sürüne
taşıdım. Öğrenciyim ama gururluyuz yani yardımda istemiyorum kimseden </span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;">😃😃 </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">ne</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">olucakdı</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">yani</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">sanki</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">insan</span></span><span lang="TR" style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yiyorlar. Biraz öğrenci yurdunda kaldım, fare deliğinden biraz daha büyüktü
ama rahattı yani mutfağı işin içine katmazsak. ‘Eşşeği saldım çayıra’gibi kim
ne görse onu yiyip içiyor, her gece kafa binbeşyüz uyuyup sabah "hangover"
uyanan ilk sınıf öğrencilerle doluydu. </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">Yalnız yaşamak </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">güzeldi</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ama</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">en berbat şey çamaşır yıkamaktı
herhalde. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">Birde</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">hastalanınca carliyip bağıracak kimse olmuyor etrafında,
en son ateşlenip Jesus’la konuşuyordum rüyamda. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR; mso-ascii-font-family: Calibri; mso-hansi-font-family: Calibri;">Anyayı da, Konya’yıda gördüm
galiba. Tüyleri koparılmış </span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">tavuk gibi hissettiğim olmuştu bir süre. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">Sonra</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> alıştım, </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">son</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yıl</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">iyi</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">bir</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">arkadaşımla</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ev</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">tutup</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">kalmıştık</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;">. </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">Yaşadığım</span><span style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> her </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">anımdan</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">memnundum</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span></span><span style="font-family: "segoe ui symbol" , sans-serif; font-size: 12pt; line-height: 107%;">😊</span><span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">tabi</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">her</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">ay</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">eve</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">gelip</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">anne</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yemekleride</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">yiyip geri</span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%;"> </span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">gidiyordum.</span></span></div>
<div class="MsoNormal" style="margin: 0cm 0cm 8pt;">
<span style="font-family: "calibri";"><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;">Mezun
olduktan sonra yine baba evine dönüp özel bir medikal laboratuvarda işe girip sonra da kan testleriyle,
saç ve doku testleriyle ‘dımçıkı, dımçıkı dımçıkı dans ettim’. <span style="mso-spacerun: yes;"> </span>2 yıl çalışıp çıktıktan sonrada imkanlarımın yettiği yere
kadar gezdim (bunları da bir daha ki yazıya paylaşacağım). </span></span><span lang="TR" style="font-size: 12pt; line-height: 107%; mso-ansi-language: TR;"><span style="font-family: "calibri";">Doğduğum yer benim için çok özel, en güzel çocukluğu İstanbul’da
geçirdim ama ben Londra’ya ait hissediyorum kendimi. Her halini seviyorum en çok
ta yağmurlu havasını ve kara bulutlarını...<o:p></o:p></span></span></div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-58208396864260315392017-08-01T18:40:00.000+00:002017-08-01T20:35:52.610+00:00Hakkımda 1 - İstanbul ve Çocukluğumİnsan kendini nasıl tanıtır ki, tanıyanlar bilir, yada bildiklerini sanır. Neyse, ben tanımayanlara yazıyorum... <br />
<br />
12 Mart 1992'de İstanbul'da doğdum, Londra'da yaşıyorum. Doğup doğmamakta kararsız bir çizgi üzerinde gidip gelirken, 48 saatlik (annemin deyimine göre "dünyanın bir ucundan diğer ucuna" olan) süreden sonra ağlamayan bebek olarak dünyaya gelmişim. Hoş, halen ağlamayı sevmiyorum. Ağlamaya alerjim var bence. Kendi göz yaşına alerjisi olan tek insan mıyım bilmiyorum ama iki saatlik kızamığa kapılmış çocuk gibi hissediyorum. Neyse, <strong>iyi ki doğmuşum </strong>yani hiçte pişman değilim hayat daha ne tür sürprizler çıkaracak karşıma bilmiyorum...<br />
<strong><u></u></strong><br />
90'lıların çocukluk sürecini doya doya yaşadım sanırım. Tek pişmanlığım, keşke yaramaz çocuk olsaymışım. Kafamda kırıklar falan veya düştüğümde yüzümde kalıcı çizgiler falan olup ileride parmakla işaret edip sorduklarında oradan konuya atlayıp nasıl o hale geldiğini anlatacak anılarım olsaymış 😃 Gece yarılarına kadar ip atlayıp, top oynayıp, bisiklet sürüp, bol bol yazı yazıp ödev yapardım. İçime kapanık büyüdüğüm için, saçma sapan günlükler tutup ağzıma geleni sayıp sonra yırtıp atardım. İyi mi yapmışım kötü mü bilemiyorum😏<br />
<br />
Erkek gibi büyüdüm, hiç uzun saçım olduğunu hatırlamıyorum, ama halen Barbie bebekler içimde kalmış. İlk okula giden kız çocuklarının saçlarını neden kesiyorlar anlamıyorum 'bırakın bitlenelim ne olacak yani'. Bir keresinde iki erkek çocuk "kız mısın, erkek mi? Eğer erkeksen futbol oynayalım mı" diye sormuştu. Oh My God yani halen düşününce gülüyorum.<br />
<br />
Kendi dünyamın delisiydim, bu hiç değişmedi. Karınca deliklerini oyup, yer altında ne halt yiyorlar, o çektikleri ekmek kırıntılarını nereye sokuyorlar diye kaç yuva yıktım bilmiyorum. Ha birde ölen karıncalara yapraklarla tabut yapıp mezar oluşturup üstüne de çiçek dikip 'affet Allahım' diye dua ederdim.. Allah affetsin artık ne kadar günaha girdiysem kim bilir. Düştüğüm de kendi yaralarıma topraktan ilaç yapardım (keşke halen öyle olsa) üstelik kendimle beraber diğer çocuklara da sürmeleri için teşvik ederdim. Açık yara ve vakaları izlemekden cekinmezdim. Ne tür bir psikopatmışım bilmiyorum. Sağlığa ilgim oradan başladı herhalde. <br />
<br />
Uzayın sonu var mı? Kara delik nedir acaba? Diğer gezegenlerde ki insanlara neden uzaylı diyorlar? Ya onlarda bize uzaylı diyorsa? Biz ölünce bir daha dünyaya gelmiyorsak nereye gidiyoruz? Toprak altında ruhlar birbirleriyle konuşuyor mu acaba? İlk insan nasıl oluştu? Diye diye düşünüp gece yarılarına kadar uyumazdım. Sanki dünyayı kurtarmak bana kalmıştı. Kitap okumaya bayılırdım., ilk hikaye kitabımı 9 yaşında annem almıştı sanırım 3,4 sefer okuyup hatta beraber uyuyordum... Birde hayali parmak adamım vardı... boyu başparmağım kadarmış da, duvar kenarlarında yaşarmış...Nereye gitsem benimle gelir sanırdım... bayram sabahları onunda benimle hazırlandığını düşünürdüm... 6 yaşına kadar ramazan bayramlarında gökten şeker yağıyor ve insanlar onları topluyor sanardım. Kurban bayramlarında anlımıza sürülen kanı şans getirir diye biliyordum... Ne şansıysa artık bilmiyorum... kendi kurduğum dünyamdaydım işte... Bildiğimi okuyup, görmek istediklerimden ibaretti herşey. Benim kide böyle bir çocuklukdu...<br />
<br />
Bidaha çocuk olsam bidaha aynılarını yaşardım heralde... 😂Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4244354237026148256.post-21893656026000669362017-07-16T19:23:00.001+00:002017-08-02T10:52:31.685+00:00Kimsin?Sen kimsin diye sorduklarında, seni asıl sen yapan nedir diye sormuyorlar sana. Künyeni soruyorlar, ismini, cismini, soyunu sopunu soruyorlar. Nerden geliyorsun, ne iş yapıyorsun, nerelisin diye başlayıp kimin kızısın kimin oğlusun diye girdilermi konuya devamı Allah kerim 😉<br />
<div>
<br /></div>
<div>
Bunun birde "hemşeri çıktık" diye konuya atlıyanları var tabi 😃... Memleketinin meşhur tatlısından, böreğinden biberinden sıralayıp, tarlacı Ali'yi domatezci Veli'yi tanıyormusunla devam edilir. Birde akraba çıktınmı bittin işte ozaman yeri kaz içine göm kendini üstünede 3,5 Fatiha okut (tabii seviliyorsan, ki büyük ihtimal sevilmiyorsundur). Sarı çizmeli Mehmet ağanın kızıymışsın, Siyah çizmeli Ahmet ağanın torunuymuşsun hiç fark etmez artık. Soyunu sopunu sana sıralayıp gelmişinden geçmişinden yargılanmaya mahkumsundur o akraba dilinde 😃 Mutlu olayınıza sevinmiş gibi, mutsuz yaşantınıza üzülmüş gibi görünüp (hepsinden kastım değil) yüzüne seni övüp arkandan seni sövüp yine de "numaralarımızı değişelim görüşelim" diyen kısımada akraba diyoruz... Olsun akraba candır yeri geldimi çocuklarına "bak Bilmemkimin çocuğu şunu yapmış, sen daha zıbar uyu çıkma o yatakdan emi" diyerek gizliden sizi övenlerdir...</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Neyse işte, sen kimsin diye sorduklarında asıl seni sormuyorlar, nekadar işlerine yararsın hayatlarının neresinde nekadar yer kaplarsın diye bakıyorlar aslında... Seni sen yapanı, yaşanmışlıklarının pekde önemi yok onlara. Kendini nasıl tanıttığın cokda önemli değil.Görmek istedikleri kadar ve tanımak istedikleri kadarsın. Ne daha az ne daha fazla...</div>
<div>
<br /></div>
<div>
"Kitabı dış kapağına göre yargılama" derler ya... o bizim toplumda yok 😉 Sen dış kapağından ibaretsin...Şimdi sen söyle dış kapağına söz gelicek diye o kitabı yazmakdan vazgeçermisin? Ben vazgeçmem. Kapağımda benim kitabımda...</div>
<div>
<br /></div>
<div>
Ben kimmiydim... Kimliksizim! Ya sen kimsin?</div>
Ellys...http://www.blogger.com/profile/15769524235476432904noreply@blogger.com4